Vur, kır, parçala, bu maçı kazan diyen taraftar haksız mı? Kredisini tamamen tüketen Antalyaspor'un kazanmaktan başka ne şansı var. 'Yenilirsek düşeriz' söylemi matematik kurallarına sığmasa da hayatın gerçek kuralları aynı şeyi söylemiyor. Avrupa hedefiyle çıkılan yolda küme düşme hattında can çekişiyorsunuz. 'Kimin suçu' sorusunun cevabını değil, 'Ne yapılabilir'in yanıtını arama günleri. Maç cumartesi ve öğlen olunca ekstra bir tribün katkısı olmuyor. Yine sen, ben, bizim oğlan. Bir cezalı, 5 sakat. İlk 30 dakika dolmadan sakatlık nedeniyle oyundan çıkan 2 futbolcu daha. Neden? Yıl boyunca çalışmayan takım antrenman yapmaya başlayınca kaslar isyan eder de ondan. Konyaspor 16'ncı dakikada öne geçerken amatörce bir gol daha izledik. Ligin en az gol yiyen 7'nci takımı nasıl oluyor da böyle goller yiyor? Stres diz boyu da ondan. Allah'tan Koray Arslan sahneye çıktı da soyunma odasına 1-1 gidildi. İkinci devreye iyi başladı Antalyaspor. Diarra, Tita ve Isaac pozisyonlar buldu ama gol yine uzak kaldı. Konyaspor son yarım saate girerken tam da Antalyaspor taktiği ile oynadı. 10 kişi kapandı, Gekas'ı uzun paslarla buluşturmaya çalıştılar. Antalyaspor ise kapalı defansı aşmakta zorlandı. İkinci yarı tamamen Konyaspor'un istediği gibi oynandı. Antalyaspor için artık her şey için iş işten geçmişti. Turgay Biçer mental açıdan olumlu katkı yapar dedik ama öyle büyük bir çöküş var ki ünlü psikanalist Sigmund Freud gelse bu takımı artık toparlayamaz.
