Toros Dağları'nın eteklerinde arıcılar, ayı saldırılarına karşı gece gündüz kovanların başında bekliyor. Akseki yaylalarında geçimini arıcılıkla sağlayan çiftçiler, son zamanlarda sayısı gittikçe artan ayı saldırıları nedeniyle adeta kovanlarından bal alamıyor. Gidengelmez Dağları'nda, zirveye yakın yüzlerce kovanda bal üretimi yapan arıcılar, ayılara karşı çeşitli önlemler alıyor
KÖPEKLİ TÜFEKLİ NÖBET
Bölgenin yaban hayatı açısından koruma alanında olmasından dolayı sadece korkutma amaçlı tüfek kullanabilen arıcılar, gece gündüz teyakkuzda bekliyor. Geceleri ateş yakarak tedbir almaya çalışan çiftçiler, kovanların bulunduğu telle çevrili alanda radyoyu da açık bırakıyor. Yüzlerce kilogram balını ayılara kaptıran bazı üreticiler ise Kangal köpekleriyle nöbet tutuyor. Bölgede arıcılık yapan Manavgat Bal Üreticileri Birliği Başkanı Hasan Kocademir, "Daha önce köpeğim yoktu ve ayılar gelip kovanlarımı parçalıyordu. Ne zaman uyusam o zaman gelip balımı alıyordu. Şimdi köpeğimle bekliyorum. Uyuduğum zaman köpek, ayıyı kovanlara yaklaştırmıyor. Havlayınca, havaya ateş ediyorum ayı da çekip gidiyor. Köpeğim olmasa ayı ekonomimi çok büyük sıkıntıya sokar. Bal üreticileri nöbet tutmak mecburiyetinde kalıyor. Çünkü ayı geldiği zaman en az 3 kovanı parçalıyor" diye konuştu.
AYILAR ESKİDEN KİBARDI
Bitki örtüsü, rakımı ve havasından dolayı verimli bal üretiminin gerçekleştirildiği bölgede 8 yıldır arıcılık yaptığını anlatan Kocademir, "8 yıldır ayıyla uğraşıyorum. Sesten veya ışıktan hiçbir şekilde korkmuyor. Vakit geçirmek için dinlediğim radyom var. Radyo sabaha kadar türkü çalarken, o da balı çalıp yiyor. Ayı bir silahtan bir de güçlü köpekten korkar. Bu yıl iyi nöbet tuttum, zararım yok. Fakat arkadaşların kovanlarını parçaladı. Arının bal üretme zamanı olduğu için kovanlar da ballı. Bu ballar aynı zamanda doğal ve kaliteli. Önceden ayılar biraz kibardı. Kovanı balını yedikten sonra bırakırdı. Şimdiki ayılar kovanı da parçalıyor" dedi.
KÖYE KADAR İNİYOR
Yaylanın çiçek ve bitki açısından çok zengin olduğunu anlatan Kocademir şunları söyledi: "Ayılar sadece bizi değil bölgede yaşayanları da tehdit ediyor. Ayılar bahçelere, meyve ağaçlarına ve hayvanlara da zarar veriyor. Ayılar artık evcilleşmeye başlayınca bazen yavrularıyla köyde geziye bile çıktıkları oluyor. Buralar koruma altında olduğu için kimse ayıları vurmaya cesaret bile edemiyor."