İzmir milletvekilleri terör örgütü PKK'nın, son dönemde siyasetçilere yönelik suikastlerini kınayarak, saldırıların demokrasiye, cumhuriyete ve halka yapıldığını belirtti. AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, aziz vatanın huzuru, milletin sükunu ve devletin bekası için göğüslerini siper etmekten çekinmeyeceklerini belirterek, "Hainler şunu iyi bilmeli ki biz asla vazgeçmeyiz, asla korkmayız, inandığımız yolda dimdik yürümeye devam ederiz. Bu teşkilatın erleri dik durmayı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'dan ve Genel Başkanımız Başbakanımız Binali Yıldırım'dan öğrenmiştir. Milletimizin birliği ve kardeşlik anlayışı sürdüğü sürece biz bu terörün üstesinden kesinlikle geleceğiz" ifadesini kullandı. Kaya, teşkilat mensuplarına teşekkür ederek, "Tüm Türkiye'de olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu illerinde de parti üyelerimiz ülkemizin birliği ve beraberliği için mücadeleyi elden bırakmıyor. Milletimizin birliği, kardeşlik anlayışı sürdüğü sürece terör belasının üzerinden geleceğiz." diye konuştu. AK Parti İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürekli, saldırıların kendilerini yıldıramayacağını ve davadan asla dönmeyeceklerini vurguladı.
İYİSİ KÖTÜSÜ OLMAZ
Terörle topyekün mücadelenin kararlıklıkla devam edeceğine değinen Sürekli, "Biz her zaman ülkemizin birliğinden barışından yanayız. Ülkemizin barışını birkaç hain bozamaz. Hükumetimizin terörle amansız mücadelesi devam edecek. Terörün bitmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız" diye görüşünü ifade etti. AK Parti İzmir Milletvekili Necip Kalkan, vatandaşların terörü karşı gösterdiği birlik ve beraberliğin terör örgütünü çileden çıkardığını belirtti. CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, "Asker, sivil ve siyasetçilere yapılan saldırılar hiçbir koşulda affedilmez" dedi. CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, saldırıların demokrasiye, halka yapıldığını vurgulayarak, "Bir siyasi partiye yapılan saldırıyı tüm siyasi partiler kendilerine yapılmış gibi görmelidir. AK Partili ilçe ve belediye başkanlarına yapılan saldırıları kınıyorum. Bir ilçedeki siyasi parti temsilcisine saldırı o halka saldırıdır. Demokrasiye saldırıdır. Ülkenin geleceğine saldırıdır. Terörün iyisi kötüsü, doğrusu yanlışı olmaz.Tümüyle yanlıştır. Bir siyasi partiye yapılan saldırıyı tüm siyasi partiler kendilerine yapılmış gibi görmelidir" görüşünü belirtti.