ABD
ve Avrupa'nın birçok ülkesinde sanayi ve yükseköğretim işbirliğini geliştirmek için uygulanan 3'üncü nesil üniversite modeli Türkiye'de de yaygınlaşıyor. Sektöre daha profesyonel eleman kazandırmak için pratik ağırlıklı müfredat uygulayan 3'üncü nesil üniversite modeline Türkiye'de ilk geçen vakıf üniversitesi Nişantaşı oldu. Nişantaşı Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Levent Uysal, 3'üncü nesil üniversitenin eğitim, öğretim, araştırma ve Ar-Ge faaliyetleriyle bilimsel verileri toplum faydasına dönüştürebilen bir model olduğunu söyledi. SABAH'a konuşan Uysal bu kapsamda uygulamalı eğitim çalışmalarına yoğunlaştıklarını belirterek "Cuma günü mezun olan öğrencimizin pazartesi günü işe başlayabilmesi hedefiyle projeler geliştiriyoruz" dedi.
SEKTÖRLE İŞBİRLİĞİ
3'üncü nesil üniversitelerin en önemli farklarından biri iş dünyasının talepleri doğrultusunda müfredat hazırlamaları. Bu modelde sektör ve üniversite temsilcileri biraraya gelerek yükseköğretim programlarına ortak karar veriyorlar. Bu nedenle 3'üncü nesil üniversitelerin okurken öğrenciye iş tecrübesi kazandırdığını söyleyen Uysal, "3'üncü nesil üniversiteler, iş tecrübesi aktaran ve bununla ilgili altyapı oluşturan yerlerdir. Atölye ve laboratuvar açacaksak onlardaki aynı sistemi kuruyoruz ki öğrencilerimiz işin teorisini öğrenirken pratiğini de kazansın. Biz hiç kimseye iş garantisi veremeyiz ama sektörle öyle entegreli projeler geliştiririz ki bugün mezun olan bir öğrenci hemen işe hazır hale gelir" dedi.
HALKLA TEMAS VAR
"Eskiden üniversiteler bir kampus ya da sınıfta eğitim veren daha donuk yapılara sahipti" diyen Uysal, 3'üncü nesil üniversitelerin fayda merkezi olduğunu ve halka açıldığını anlattı. Uysal şöyle konuştu: "Üniversite hayat boyu eğitimi benimser. Halkına kapılarını açar ve sürekli eğitim merkezleriyle halkı eğitime davet eder. Biz de üniversitemizin herkese fayda sağlamasını hedefliyoruz. Bunu da internet çağına entegre olarak, uzaktan eğitimleri destekleyerek ve alt yapımızı geliştirerek sağlıyoruz. 3'üncü nesil üniversiteyi böyle kurguluyoruz. Moda eğitimi alan bir sertifika öğrencimizin bile sektörle iç içe olmasını ve bir kumaştan gömlek mi yoksa ceket mi çıkacağını hissettirerek karar vermesini sağlıyoruz."
PRATİK AĞIRLIKLI EĞİTİM
Nişantaşı Üniversitesi, 3'üncü nesil üniversitesi modeli kapsamında eğitimlerini yüzde 30'unu teorik, yüzde 70'ini de pratik olacak şekilde planladı. Teorik bilgiler workshoplar, atölye çalışmaları, uygulama alanları ve staj imkanlarıyla pratiğe dönüştürülecek. Bunun gerçek hayatta karşılığını bulan bir eğitim sistemi olduğunu söyleyen Uysal "Sadece sıralarda geçmeyen, yüzü dünyaya ve topluma dönük bir eğitim öğretim felsefi uygulanmalı" dedi.
STAJ İÇİN KAPI ÇALMAK YOK
3'üncü
nesil üniversite modelinde öğrenciler staj için kapı kapı dolaşmak zorunda da kalmıyor. "Kariyer ve Sektör İlişkileri Merkezi" çatısı altında öğrenci ve mezunlar için iş ilişkileri geliştirdiklerini anlatan Uysal, " Aynı merkezde belirli dönemlerde sektörün ihtiyaçları yeniden değerlendiriliyor ve müfredat buna göre güncelleniyor" dedi.
