Başta bütçe ve büyüme olmak üzere makro ekonomik performansındaki olumlu görünümünü, son iki yılda yaşanan tüm risklere rağmen korumayı başaran Türkiye, yabancı yatırımcılar için güvenilir liman haline geldi. Mayıs ayının ilk haftasında yurtdışında gerçekleştirdiği 1.5 milyar dolarlık Şubat 2045 vadeli tahvil ihracı 150 yatırımcıdan 3 katın üstünde talep gören Hazine Müsteşarlığı, dünkü 5 yıl vadeli sukuk (kira sertifikası) ihracında da ilginin odağı oldu. Hazine'nin yurtdışında dördüncü dolar cinsi sukuk ihracında 1 milyar dolarlık satış yapılırken, talep 4.2 milyar dolara ulaştı. Tahvilin getirisi ise yüzde 4.2 ile beklentinin altında kaldı.
BAŞARILI TANITIM
Hazine daha önce yaptığı açıklamada uluslararası sermaye piyasalarında kira sertifikası ihracı olanaklarını araştırmak üzere Emirates NBD, HSBC ve Standard Chartered'a yetki verildiğini belirtmişti. Yatırımcı toplantıları ise 30 Mayıs'ta Katar, 31 Mayıs'ta ise Dubai'de gerçekleştirildi. Uluslararası piyasalarda ilk sukuk ihracını 2012 yılı sonunda 1.5 milyar dolar ile gerçekleştiren Hazine, 2013 yılında ise 5 yıl vadeli 1.25 milyar dolar borçlanma gerçekleştirdi. 2014 yılı sonundaki 1 milyar dolarlık ihraçla birlikte Hazine'nin uluslararası piyasalardaki vadesi gelmemiş dolar cinsi üç sukuk ihracının toplam büyüklüğü 3 milyar 750 milyon dolara ulaştı. Hazine'nin ilk sukuk ihracına 5 kat, 2013'teki ihracına 6 kat, 2014'teki ihracına ise 3 kat gelmişti.
TL CİNSİ SUKUK 7.5 MİLYAR LİRA OLDU
Hazine, yatırımcı tabanını genişletmek ve borçlanma araçlarını çeşitlendirmek amacıyla yılda iki kez TL cinsi sukuk ihracı da gerçekleştiriyor. Hazine'nin itfası gelmemiş TL cinsi sukuk miktarı 7.5 milyar TL oldu. Hazine bu yıl 4.5 milyar dolar olarak planlanan dış finansman programının 3 milyarlık kısmını tamamladı.
OECD BÜYÜME TAHMİNİNİ YÜKSELTTİ
Ekonomik
İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) Türkiye için 2016 büyüme tahminini yüzde 3.4'ten 3.9'a yükseltti. OECD'nin Ekonomik Görünüm Raporu'nda, 2017 büyüme beklentisi ise düşürüldü. OECD raporunda, "2016 Eylem Planı'nın, birçok alanda OECD'nin iyi uygulamalarına doğru yönelmeyi gerektiren ana şartlarının uygulanması, hem iç hem de dış güveni iyileştirecek, yatırım ve büyümeyi destekleyecek" değerlendirmesi yapıldı.