Ilıcalı, Dünya Otomotiv Konferansının açılışında yaptığı konuşmada, 2016 itibarıyla 4 trilyon dolarlık bir sektör olan otomotivin, dünyanın en büyük 4'üncü ekonomisi konumunda bulunduğunu ve 80 milyon kişiye istihdam sağladığını söyledi.
Direkt ve dolaylı etkileri bir arada ele alındığında otomotiv sektöründeki 1 dolarlık katma değer artışının toplam ekonomiye 3 dolarlık artış sağladığını aktaran Ilıcalı, otomotiv üretiminin gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kaydığına dikkati çekti.
Ilıcalı, dünya genelinde üretim merkezlerindeki değişim sürecinde Türkiye'deki üretici firma sayısı ve yabancı yatırımların arttığını belirterek, şunları kaydetti:
"2000 yılına kadar Türkiye'ye gelen otomotiv markaları büyük ölçüde iç pazara yönelik üretim amacıyla yatırım yaparken, Gümrük Birliği Anlaşması sonrasında ülkede Avrupa'yı besleyecek ihracat odaklı yatırımlar hızlandı. Bu süreçte küresel üreticilerin Türkiye'ye yaptığı yatırımlar yalnızca montajlama sürecini genişletmek yerine rekabet için teknolojik yenileme, yeni model yatırımları ve Ar-Ge çalışmaları şeklinde oldu. Bu değişim sonrasında Türkiye'nin toplam taşıt araçları üretimi 2000'deki 431 bin seviyesinden 2015'te 1 milyon 359 bine yükseldi. Söz konusu 16 yıllık dönemde ortalama üretim büyüme oranı yüzde 12,7 seviyesinde gerçekleşti. Böylelikle Türkiye'de otomotiv Ar-Ge yoğun bir endüstri olarak son 10 yılda en fazla ihracat yapan sektör haline geldi. 2015 yılında taşıt araçları üretiminde Avrupa'da 5'inci, dünyada 15'inci sırada yer alan Türkiye ayrıca Avrupa'nın en büyük ticari araç üreticisi durumunda."
"SEKTÖR 10 YILDA NET 15 MİLYAR DOLAR DIŞ TİCARET FAZLASI VERDİ"
Mustafa Ilıcalı, Türkiye'de nüfus 2010 yılına nazaran 2016'da yüzde 8,3 artarken, aynı dönemde sürücü belgesi sayısının yüzde 33,4, araç sayısının da yüzde 39,7 artış gösterdiği bilgisini verdi.
Buradan hareketle Türkiye'nin doymamış iç pazara sahip olduğunu belirten Ilıcalı, uzun vadede araç sahipliğinin kişi başına milli gelirdeki artışla devam edeceğini dile getirdi.
Son 10 yılda Türkiye'nin hem güçlü iç pazarını hem de Avrupa ve Orta Doğu pazarlarını besleyen, ulusal ve uluslararası firmaların araç üretimi yaptığı önemli bir merkez haline geldiğini anlatan Ilıcalı, "Ülkemizde otomotiv sektörü bu dönemde 156 milyar dolarlık ihracata karşılık, 141 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. Sektör son 10 yılda net 15 milyar dolar dış ticaret fazlası verdi. Türkiye'nin ihracat yaptığı dış pazarlar ve ana sanayide üretilen yeni modeller göz önünde bulundurulduğunda 2017 yılında adet bazında ana sanayi ihracatı yüzde 13'lük büyüme kaydetti." diye konuştu.
Ilıcalı, Türkiye'de son 15 yıldaki AK Parti iktidarı döneminde muazzam ulaştırma yatırımları yapıldığına değinerek, "Otomotiv sektöründen bazı beklentilerimiz var. Özellikle büyük şehirlerde toplu ulaşım önemli. Otomotiv sektörünün de bu yönde toplu ulaşıma katkıda bulunması gerekiyor. Yüksek yolcu kapasiteli, manevra kabiliyeti yüksek, yolun geometrik standartlarından en az etkilenecek, en konforlu ve güvenli şekilde yolcuyu taşıyacak toplu ulaşım sistemlerine ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.
İstanbul'daki trafik sıkışıklığının bir yıllık maliyetinin 6 milyar lira olduğunu vurgulayan Ilıcalı, bu sıkışıklığın sebebinin tek yolculu otomobiller ve servis araçları olduğunu, otomotiv sektörünün kent içi toplu ulaşıma yönelik elektrikli araç geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Mustafa Ilıcalı, trafik güvenliği konusunda da akıllı sistemleri ve yeni nesil teknolojileri kullanmak gerektiğini kaydetti.
Hükümetin inovasyon, yeni nesil teknolojiler ve Ar-Ge'ye önem ve destek verdiğini anlatan Ilıcalı, yerli ve milli otomobil yönünde önemli çalışmalar olduğunu sözlerine ekledi.
