Flaman üniversite öğrencisi Silke Raats, bir sabah Müslüman kadınlar gibi başörtüsü takarak okula gidince beklenmedik tepkilerle karşılaştı. Belçika'nın Anvers bölgesinde yaşayan üniversite öğrencisi Silke Raats (21) tesettüre girip sosyal deney gerçekleştirdi. Toplumsal ortamlardaki tepkileri merak eden 21 Raats, 10 gün boyunca tesettüre girerek, yaşadıklarını 'Başörtülü 10 gün' adını verdiği kısa filmde topladı. Het Nieuwsblad gazetesine konuşan Silke Raats, projenin aslında 1 aylık bir proje olduğunu fakat tepkilerin çok şiddetli olması karşısında anca 10 gün dayanabildiğini aktardı. Raats, 'Okulda neredeyse herkes tarafından dışlandım. Onlara göre ben nasıl olsa, Suriye'ye gidip bombacı olacaktım.' diye konuştu. Raats, özellikle kendi arkadaşları, tanıdıkları ve ailesi tarafından olumsuz tepkilerle karşılaştığını ve adeta soru yağmuruna tutulduğunu söyledi. Yıllardır tanıdığım ve birlikte tatile gittiğim arkadaşlarım bana, 'bir daha asla iş bulamazsın,' ve 'kesin bir Müslüman erkek arkadaşı vardır' gibi yorumlarda bulundu. 'Arkadaşlarım ben yokmuşum gibi davranıyordu.' dedi. Bu görüntüler bir parkta çekildi. Çocuk parkında oynayan çocukların yanına yaklaşan bir şahıs, önce köpeğini çocuğa sevdirdi. Ardından çocuğa bir şeyler söyledi. Görüntülerde şahsın çocuğun elinden tutarak parktan çıkardığı görülüyor. Aynı şahıs bir süre sonra yeniden parkta görülüyor. Bu defa hedefinde başka bir çocuk var. Ve yine aynı numara... Köpeğimi sevdin mi? Ve ikinci çocuk da bir süre sonra şahsın yanında parktan uzaklaşıyor. Bu görüntü defalarca tekrarlanıyor. Çocuklar, şahıs ve köpek... Çocukların köpek sevgisini kullanan şahıs, çocukları kendisiyle gelmeye ikna etmekte hiç zorlanmıyor. Çocuklar, şahıs ve köpek.. Çocuklar önce köpeği biraz seviyor. Ardından şahısla bir şey konuşuyorlar. Bunlar sadece birkaç dakika sürüyor. Ve ardından çocuklar anne ve babası olmamasına rağmen şahısla birlikte parktan uzaklaşıyor. İşte bu da diğer çocuğun görüntüleri. Çocukları yanında götürmek için 'Diğer köpeklerimi de görmek ister misin' sorusu yeterli. Aslında bu, anne ve babalara tehlikenin ne kadar yakında olduğunu gösteren şok edici bir sosyal deneyden başka bir şey değil. Şahıs, çocuklarla konuşmadan önce annelerinden izin istiyor. Çocuklarının yabancı biriyle asla gitmeyeceğinden emin olan anneler bu izni vermekte bir sakınca görmüyor. Deneyi gerçekleştiren şahıs Joey Salads, her gün 700, her yıl 250 bin çocuğun bu şekilde kaçırıldığını söylüyor. Fakat elbette sonuç onlar için şok edici.