Güneş mi geçiyor kafalara, yoksa egodan mı, ya da takıntılı olmada son nokta mıdır adını siz koyun! Zayıflama kutuları ile kafelere gidenleri duyduk. Yanında diyetisyeninin yemeğini taşıyanlara da 'Eyvallah' dedik ama Bodrum'da bunun dozu da kaçtı, garip istekler art arda sıralanmaya başlandı. Neler mi? 'Pilavım ile restorana gelmek istiyorum. Damak tadıma bir tek kendi pişirdiğim uyuyor' diyenler ya da dünyanın bir ucundan taşıdığı mantarı ile mekana girmek isteyenler... Peki ya nargilesini yanında taşıyanlara ne demeli; yok artık! Yanında koca bir nargile ve bunu asiste eden bir de yardımcı! Kendi mahzeninden şarap ve şampanyası ile gelmek isteyeni saymak bile istemiyorum. Daha neler duyacak bu bünye merak ediyorum.