Türkiye, Hollanda'da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve beraberindeki diplomatik heyete yapılan uygulamanın Viyana Sözleşmelerinin ihlali olduğunu belirterek konuyu notayla Birleşmiş Milletler'e (BM) taşıdı.
Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu tarafından BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e sunulan notada, Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi ile Konsolosluk İlişkileri Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin "saklayıcısının" BM Genel Sekreteri olduğu hatırlatıldı.
Bakan Kaya'nın 11 Mart'ta Rotterdam'da Türkiye Başkonsolosluğuna gitmesi, konsolos ve Türk vatandaşlarıyla görüşmesinin Hollanda güvenlik güçlerince engellendiği anlatılan notada polisin Bakan ve delegelerin pasaportlarına el koyduğu belirtildi.
Notada polisin orantısız güç kullanarak diplomatik araçlara müdahale ettiği ve Bakanın Nijmegen kasabasındaki polis merkezine götürülerek 90 dakika burada tutulduğu, ardından da aracıyla zorla Almanya sınırına kadar götürüldüğü kaydedildi.
Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosunun ve diğer personelin konsolosluktan çıkıp Bakanı karşılamalarına izin verilmediği kaydedilen notada, "Bu eylemler hem diplomatik nezaket ve uluslararası genel kurallara aykırı hem de Konsolosluk İlişkileri Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin 5 ve 36. maddelerinin ihlalidir." ifadelerine yer verildi.
Notada Türkiye'nin Hague Elçiliği Maslahatgüzarı, Deventer Başkonsolosu ve iki idari personelinin üst araması yapılarak polis merkezine götürüldüğü, Türk Dışişleri Bakanlığının müdahalesine rağmen Maslahatgüzarın bir saat, Başkonsolosun 40 dakika, idari personelin ise 2 saat tek kişilik hücrede tutulduğu ve eşyalarına el konulduğu belirtildi.
Söz konusu eylemlerin Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin 22, 26, 29 ve 37. maddeleri ile Konsolosluk İlişkileri Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin 5, 34, 36, 40, 41 ve 43. maddelerinin açık ihlali olduğu kaydedildi.
Notada BM Genel Sekreterinden söz konusu ihlallere BM Genel Kuruluna sunacağı konuya ilişkin raporunda yer vermesi ve bu ihlalleri içeren yazılı bildirimi tüm ülkelere mümkün olan en kısa zamanda dağıtması istendi.
