Uluslararası soruşturmalar, küresel terör örgütü DEAŞ'ın kanlı eylemlerinin şifrelerini çözmeye çalışıyor. L'Espresso dergisi de, Suriye'den başlayıp, İtalya ve ABD'ye kadar uzanan, örgütün Avrupa'daki saldırılarının bağlantılarına ilişkin Federal Soruşturma Bürosu'nun (FBI) ve İtalyan makamlarının yürüttüğü bir soruşturmanın bazı ayrıntılarını sayfalarına taşıdı.
MANCHESTER'DAKİ KONSER SALONU İLE REINA'YA SALDIRI EMRİ AYNI KİŞİDEN
"Terörün işverenleri" başlığıyla duyurulan habere göre; İngiltere'nin Manchester kentindeki Arena konser salonuna yönelik 22 Mayıs'ta düzenlenen ve 22 gencin yaşamını yitirdiği saldırı ile İstanbul'da yılbaşı gecesi 39 kişinin ölümüyle sonuçlanan Reina saldırısının emri aynı kişi tarafından verildi.
'GİZEMLİ BİR TEKSASLI'
Dergi, "gizemli bir Teksaslı" diye nitelediği bu şüphelinin, ABD'nin Dallas şehrinde yaşayan, Ürdünlü bir ailenin oğlu olarak bu ülkede doğan 40 yaşındaki Said Azzam Mohamed Rahim olduğunu yazdı.
REİNA SALDIRISINDAN 5 GÜN SONRA GÖZALTINA ALINMIŞ
FBI'ın soruşturmasının merkezinde yer aldığı belirtilen Rahim'in, örgütte "işveren" konumunda olduğu iddiasıyla Reina saldırısından 5 gün sonra Dallas'ta gözaltına alındığı, ancak DEAŞ'la bağlantısını inkâr etmesinin ardından serbest bırakıldığı kaydedildi.
YENİDEN GÖZALTINA ALINIP TUTUKLANDI
Dergi, yalan beyanlarda bulunduğu tespit edilen Rahim'in, geçen Mart ayında yeniden gözaltına alınarak, tutuklandığını aktardı.
"ZELLO" PROGRAMINDAN TALİMAT VERDİ
Derginin haberinde Teksaslı Rahim'in, 10 bine yakın örgüt elemanının, polisin dinlemesine takılmamak için kullandığı "Zello" programı üzerinden talimat verdiği belirtiliyor.
Buna göre Rahim, 16 Aralık'taki yazışmalarında "Türkiye'de yaşayan imanlı kardeşleri"ne seslenerek, DEAŞ'a sadakat yemini etmelerini ve sadece yöneticileri değil, sivilleri, turistik yerleri, limanları ve gece kulüplerini de hedef almaları emrini veriyor.
İKİ HAFTA SONRA REİNA SALDIRISI GERÇEKLEŞTİ
Bundan iki hafta sonra Reina'ya saldırı düzenlenirken, FBI dedektifleri harekere geçerek, Rahim'i 5 Ocak 2017'de gözaltına alıyor.
Dedektiflerce sabaha karşı evi basılan Rahim'in tüm bilgisayar, telefon ve diğer bilgi içeren eşyalarına el konuyor. Ancak daha sonra serbest bırakılan Rahim, DEAŞ'ın Suriye-Irak birimlerine katılmak için Ürdün'e gitmekte iken Mart ayında tekrar gözaltına alınarak, cezaevine konuyor.
2 federal savcı ve bir grup FBI dedektifinin teknik takiplerden elde ettikleri delillerle yürüttüğü soruşturma sonunda, "detayları gizliliğini koruyan" bir iddianame hazırlandığı haberde yer verilen bilgiler arasında.
39 kişinin ölümü ve 79 kişinin de yaralanmasından sorumlu tutulan Reina saldırganı Abdulkadir Masharipov dahil toplam 56 DEAŞ üyesi hakkında iddianame hazırlanmıştı. 51'i tutuklu, 57 şüphelinin yargılanmasına 11 Aralık'ta başlanacak.
SURİYE'DEKİ ŞEYH VE İTALYA'DAKİ İLETİŞİM SORUMLUSU
Bu arada, Said Azzam Mohamed Rahim'in, Suriye'de yaşayan ve "Şeyh" diye anılan örgütün sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani'den icazet aldıktan aylar sonra Aralık'ta Reina katliamının; Manchester saldırısının emrini ise 2016 yazında verdiğine dikkat çekiliyor.
DEAŞ'ın iki numaralı ismi olduğu bilinen Şeyh El-Adnani, ABD'nin kendilerinin düzenlediğini açıkladığı bir hava saldırısında geçen yıl Ağustos ayında Suriye'de öldürülmüştü. DEAŞ'ın önde gelen mimarlarından olduğu belirtilen El-Adnani'nin, örgütün yurtdışı operasyonlarını ve sivillere yönelik "yalnız kurt" eylemlerini yönettiğinin belirlendiği açıklanmıştı.
Öte yandan ABD'deki soruşturma, İtalya'ya kadar uzandı. Habere göre, ABD mercileri, İtalyan muadilleriyle irtibata geçip, ülkenin kuzeyindeki Torino kentinde yaşayan 28 yaşındaki Mouner El Aoual'ın, DEAŞ'ın Avrupa'daki en kanlı eylemlerinden biri olan Manchester saldırısıyla ilgili sorgulanmasını talep etti.
Bunun ardından DEAŞ'la bağlantısı ortaya çıkan El Aoual'ın tutuklandığı ve 4 aydır İtalya'da cezaevinde tutulduğu belirtildi. 2008 yılından bu yana bu ülkede yaşayan Fas asıllı İtalyan El Aoual'ın, geçen yıldan bu yana FBI'ın takibinde olduğu bildirildi.
ABD'deki soruşturmaya göre, "Mido" lakaplı El Aoual, yakınlarından gizli bir şekilde aylarca DEAŞ'ın iletişim ağını İtalya'dan yönetti; örgüte binlerce yeni üye kazandırdı ve Avrupa'daki saldırıların organizasyonunda rol aldı.