3 SANIK HAKKINDA YENİ DAVA AÇILDI
Cumhuriyet Gazetesi'nin 2006 yılında bombalanması olayıyla ilgili yeni bir dava açıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gazetenin bombalanması eylemine iştirak ettikleri belirlenen Erhan Timuroğlu, Tekin İrşi ve İsmail Sağır hakkında 'Tehlikeli Maddelerin İzinsiz Olarak Bulundurulması veya El Değiştirmesi' suçu kapsamında iddianame düzenledi. Yargıtay daha önce şüpheliler hakkında bu suçtan bir dava açılmadığı için haklarında verilen mahkûmiyet kararını bozmuştu.
İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nda hazırlanan iddianamede, Cumhuriyet Vakfı katılan olarak yer aldı. İddianamede, daha önce Cumhuriyet Gazetesi binasına bomba atılması ve Danıştay saldırısı sebebiyle yapılan soruşturma kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesi ile şüpheliler Alparslan Arslan, Ayhan Parlak, Aykut Metin Şükre, Erhan Timuroğlu, İsmail Sağır, Osman Yıldırım, Salih Kurter, Süleyman Esen ve Tekin İrşi hakkında 'Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını ihlal', 'Silahlı örgüt kurup, yönetmek, üye olmak', 'Örgüte yardım etmek', 'Nitelikli kasten adam öldürme', 'Nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs etmek', 'Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak', 'Patlayıcı madde atmak suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak', '6136 sayılı kanuna muhalefet etmek' ve 'mala zarar vermek' suçlarını işledikleri iddiasıyla kamu davası açıldığı belirtildi.
SALDIRI TEK TEK ANLATILDI
Yeni iddianamede, o açılan davanın detaylarından bahsedildi. O dönem hazırlanan iddianamede, 5 Mayıs 2006 tarihinde Osman Yıldırım, Alparslan'ın verdiği el bombasını alarak Tekin İrşi ile birlikte gece gazete merkezinin bulunduğu Nurettin Mahzar Ökten Caddesi'ne geldikleri, Osman'ın burada üzerinde getirdiği bombayı Tekin'e verip nasıl atması gerektiğini anlatarak olay yerinden ayrıldığı kaydedildi. Olay yerinde bir süre dolaşan Tekin'in elindeki bombayı Cumhuriyet Gazetesi'nin bahçesine attığı ancak bombanın patlamadığı, el bombasının patlamaması ve Gazete tarafından da türban karikatürü ile ilgili bir özür gelmemesi üzerine, 10 Mayıs 2006 tarihinde gece ikinci kez Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atmaya karar verdikleri ifade edildi.
2. BOMBA PATLADI
Olayda kullanılan bombayı Osman'a yine Alparslan'ın verdiği, Osman'ın yanına Tekin İrşi ve İsmail Sağır'ı alarak gazete merkezinin bulunduğu caddeye geldikleri, Osman'nın bu kez bombayı İsmail'in atmasını istediği, el bombasını İsmail'e verip nasıl atması gerektiğini anlatıp Tekin ile birlikte oradan ayrıldığı belirtildi. İsmail'in el bombasını gazetenin bahçesine attığı, ancak bu bombanın da patlamadığı, Tekin İrşi ve İsmail Sağır tarafından atılan iki el bombasının da patlamamasına Alparslan'ın sinirlenerek 11 Mayıs 2006 tarihinde 2. bombayı cebine koyarak yanında İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu ile birlikte gazete merkezine giderek el bombasını gazetenin bahçesine attığı anlatıldı. Bombanın patladığı, gazeteye maddi zarar verdiği kaydedildi.
DANIŞTAY SALDIRISI
Bu kez başörtüsü ile ilgili karar veren Danıştay 2. Dairesi başkan ve üyelerine saldırı yapmak amacıyla, Alparslan Arslan, Osman Yıldırım, Erhan Timuroğlu ve İsmail Sağır'ın, 15 Mayıs 2006 tarihinde Alparslan Arslan'a ait 34 BE …. plakalı Opel marka araç ile Ankara'ya gelerek dört sanığın da Ulus'ta bir Otele yerleştikleri, ertesi gün Alpraslan'ın İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu'nu yanına alarak Danıştay Binası'nda inceleme yaptığı, 17 Mayıs 2006 tarihinde Alparslan Arslan'ın sabah 9.30 gibi iki adet glock ve bir adet browning silahtan bir adet glock marka tabancayı çantasına koyarak Danıştay'a gittiği anlatıldı.
Giriş kapısından avukat olduğunu söyleyerek içeri girdiği, park ettiği aracının vites kutusu yanında bulunan ve Anadolu'da Vakit Gazetesi'nde yayınlanan 'İşte o üyeler' başlıklı haberde resimleri bulunan üyelerin orada bulunduklarına karar verip çantasındaki tabancayı çıkartarak ve hedef gözeterek önce başkana daha sonra maktul ve mağdurlara yönelterek 4 el ateş ettiği belirtildi. Bir el de sekreter odasından çıkışta arkasından kimse gelmesin diye korkutma amacıyla koridorda tavana ateş ettiği, daha sonra silahını çantasına koyarak Danıştay çıkış kapısına yöneldiği, ek binadan tünel ile ana binaya geçen ve çıkış kapısına yaklaşan Alparslan'ın polisler tarafından yakalandığı kaydedildi.
Osman Yıldırım, İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu'nun Ankara'dan ayrıldıkları, İsmail ile Erhan'ın İstanbul'da, Osman'ın Niğde'de yakalandıkları, Aykut Metin Şükre'nin Danıştay saldırısında Alparslan Arslan tarafından kullanılan ve arabasında ele geçirilen iki adet Glock marka tabancayı örgütün varlığını bilerek ve isteyerek yardım amacıyla temin ettiği belirtildi. Şükre'nin böylece örgüte yardım suçunu işlediği, Ayhan Parlak'ın Alparslan Arslan, Süleyman Esen ve Salih Kunter tarafından kurulup yönetilen ve Cumhuriyet Gazetesine bomba atılması ve Danıştay'a silahlı saldırı olayını gerçekleştiren silahlı örgüte, maddi olarak destek sağlamak suretiyle yardım ettiğinin iddia edildiği kaydedildi.
ÖNCE MAHKÛMİYET, SONRA BOZULDU
Yapılan yargılama neticesinde, şüpheliler Erhan Timuroğlu, Tekin İrşi ve İsmail Sağır diğer suçların yanında 'Tehlikeli Maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi' suçlarından mahkûmiyetine karar verildiği kaydedildi. Şüpheli hakkındaki karar 'Tehlikeli Maddelerin İzinsiz Olarak Bulundurulması veya El Değiştirmesi' suçu yönünden bozulduğu belirtilen yeni iddianamede, bozma gerekçesinin şüpheliler hakkında bu suçtan açılmış bir kamu davasının bulunmaması olduğu belirtildi.
Bu bozma ilamı üzerine İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 17 Eylül 2019 tarihli yazısı ile Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğu kaydedildi. Suç duyurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde, Alparslan Arslan'ın, Osman Yıldırım aracılığı ile Erhan Timuroğlu, İsmail Sağır ve Tekin İrşi'yi ayarladığı, bu kişilerin toplanıp karar almalarından sonra Cumhuriyet Gazetesi'ne el bombası atılması eylemini gerçekleştirdikleri, şüphelilerin buradaki eyleminin 'Tehlikeli Maddelerin İzinsiz Olarak Bulundurulması veya El Değiştirmesi' suçuna da vücut verdiğinin anlaşıldığı kaydedildi.
Başsavcılık, şüpheliler Erhan Timuroğlu, Tekin İrşi ve İsmail Sağır'ın 'Tehlikeli Maddelerin İzinsiz Olarak Bulundurulması veya El Değiştirmesi' suçundan cezalandırılması talep edildi.
