Terör saldırıları, Gezi olayları, 15 Temmuz darbe girişimi derken bir kaç yıl içinde bizim ülkemizin başına gelenler başka bir ülkenin başına gelseydi; bugün topraklarımızda kendi bayrağımız değil, her bir bölgesini işgal etmiş düşmanların bayrakları dalgalanırdı.
Şükürler olsun.
Allah'a hamdolsun ki, birlik ve beraberliğimiz sayesinde bizi kurşunlarla, bombalarla, iki ağacı bahane edip ayaklanmayla, en sonunda da içimizdeki uşaklarla kalkışılan her hainliği bertaraf ettik.
Balıklar suyun ne kadar önemli olduğunu ancak sudan çıktıktan sonra anlasalar da, biz vatanın, bayrağın ne demek olduğunu 15 Temmuz'da değil asırlardır bilen bir milletiz. Yaşanan onca kargaşa ortamından kurtulmamızın sırrı birlik ve beraberliğimizden asla vazgeçmemiş olmamızdandır. Allah bu birlik ve beraberliğimizi dünya var oldukça bozmasın.
17 Nisan sabahına güçlü Türkiye, güçlü yatırım, güçlü ekonomi için istikrarın şart olduğuna inananların 'evet'leriyle uyandık. Türkiye, siyasi
tarihimizde önemli bir
eşiği geçmiş oldu. Milletimiz
ülkemizde yaşananları görerek
15 Temmuz sürecinde olduğu
gibi yine ferasetini gösterdi
ve güçlü bir yönetiminin yolunu
açtı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni ön gören bu seçim Türkiye'de demokrasinin güçlenmesi ve ekonomik istikrarın sağlanarak korunması açısından tarihi bir adım oldu.
Milletimizin istikrarın sürdürülebilmesi, istihdamın artırılması ve Türkiye'nin aydınlık yarınlara yürümesi için en doğru kararı vermesiyle demokrasimizde açılan yeni sayfa sayesinde inşallah iç ve dış büyümemiz de hızlanacak.
Milli iradesini sandığa 'evet' olarak yansıtan vatandaşlarımız sistem değişikliğini onaylayarak istikbalini yeni sistemde görmüş ve böylece demokrasi tarihimize yeni bir sayfa açılmıştır. Sandıktan milletin iradesi çıkmıştır ve herkesin bu sonuca saygı duyması gerekmektedir.
Tek yürek oluşunu ' evet' diyerek dünyaya gösteren bu millet sayesinde inşallah ülkemiz, yakın gelecekte dünyanın en etkili ve en büyük 10 ekonomisinden birine sahip olacaktır.