Gezi parkı eylemlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sosyal medyada hakaret eden kitleye cevap veren ev kadını Dönay Şengül (32), "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dönay Şengül, "Ben sosyal medya hesabımın profiline Recep Tayyip Erdoğan ve arkasında bulunan askerlerin Rabia işareti yapan fotoğrafını koydum. Daha sonra kendilerini 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz" olarak tanıtan LGBT'lilere 'Mustafa Kemal'in askerleriymiş?'diyerek tepki verdim. Bu yüzden hakkımda dava açıldı. Benim yaptığım 2 kez yanlış ise onların yaptığı 10 kez yanlış. Çünkü bu ülkede Erdoğan'a, ezana, Kuran'a hakaret ediyorlar ve ceza almıyorlar. Bana veriyorlarsa onlara da ceza verilmeli" dedi
SUÇ DUYURUSU
CHP'li Avukat Volkan Hüseyin Ertem koyu bir Erdoğan hayranı olan Adanalı ev kadını Dönay Şengül hakkında 14 Kasım 2016'da suç duyurusunda bulundu. Şengül 15 Şubat 2017 tarihinde savcılığa ifade verdi. Hakkında Adana 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açılan ve 25 Nisan 2017 günü tarihinde görülen ilk mahkemede Dönay Şengül, hâkim Murat Serdar Toprak'ın jet hızıyla aldığı kararla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Şaşkına dönen kadın karara itiraz edeceğini söyledi.
Bundan önce devlet hastanesinde sözleşmeli personel olarak çalışırken işten çıkarıldığını anlatan Şengül, "Recep Tayyip Erdoğan'ı sevdiğimden dolayı işten çıkartıldım. Paylaşımları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gaddarca eleştirenlere karşı tepki olarak attım. Olayların bu noktaya geleceğini tahmin etmiyordum. Mahkemede hâkim bana 'Erdoğan üzerinden milleti kışkırtıyorsun' dedi ve cezamı artırarak karar verdi. O an aklımdan 'Kolumdaki RTE dövmesini görse, herhalde kolumun kesilmesine karar verirdi' diye geçirdim. İşsiz olduğum için avukat tutamadım" diye konuştu.
"ONLARI SEVİNDİRMEM"
Yaptığının doğru olmadığını ancak adaletsizlik olduğunu söyleyen Dönay Şengül, "Bu ülkede üçüncü köprü üzerine çıkan bir kadının elindeki dövizde 'Üçüncü köprünün adı Emine olsun bütün Türkiye üzerinden geçsin' diye yazıyordu. Bu Cumhurbaşkanına hakaret değil midir? Eğer adalet tecelli edecekse, o kadına da en ağır ceza verilmeli. Verilen bu cezayı yatmayacağım. Toprak altına girerim ama cezaevine girip onları sevindirmem" şeklinde konuştu.