Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı'na düzenlenen saldırıda şehit olan özel harekat komiser yardımcısı 23 yaşındaki Kübra Doğanay'ın anne ve babası, kızlarından geriye kalan eşyaları evlerinin bir köşesine koyup şehidin hatıralarını yaşatmaya çalışıyor. Anne Hikmet ve baba Harun Doğanay, yaşadıkları büyük acıya rağmen evlatlarının şehitlik makamına erişmesinin haklı gururunu yaşıyor. Ebedi hayatta şehit kızları Kübra ile buluşacakları günün hayalini kuran anne ve baba, geride kalan iki kızları için hayata tutunmaya çalışıyor. Harun Doğanay, mimarlık bölümünü bitiren kızlarının polis olma kararını saygıyla karşıladıklarını ve Kübra'nın her zaman yanında olduklarını anlattı.
'ŞEHİT OLURSAM ÜZÜLME'
Anne Hikmet Doğanay da kızı Kübra'nın hayalinin Doğu Anadolu'da görev yapmak olduğunu belirterek şunları kaydetti: "Vatanına aşık bir evladımdı. Ramazan Bayramı'nda geldiğinde kahvaltı hazırlarken 'Anne erkek çocuğum yok diye üzülme. Ben senin hem erkek hem kız çocuğunum' dedi. Ben de 'tabii ki kuzum seni 10 erkek çocuğuna değişmem' dedim. 'Anne şehit olursam üzülme, gurur duy, dua et' dedi. Böyle deyince de üzüldüm ağzını kapatıp, 'Kübra deme böyle şeyler ne olur' dedim. 'Anne şehit olanlar anne kuzusu değil mi. Ben de şehit olursam gurur duyun' dedi."
'BENİM ÇOCUĞUM BAYRAMDA GELMİYOR'
Harun Doğanay, "Bayram, düğün artık bizim neyimize. Bayramda herkes gülüp oynuyor. Herkesin çocuğu bayramda ailesinin yanına geliyor. Benim çocuğum gelmiyor. Yani bizim için hayat cehennem azabı oldu. Allah'ım sabırlar versin. Çok zor bir durum. Onların nefes alması bile haram. İdam istiyorum. Bu ülkenin ekmeğini yiyip bizim canlarımıza kıyanların ülkede kalması hatadır" dedi.