NİLGÜN BELGÜN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN!
CEM'E RAKİP OLUR
BEKİR İÇİMDEKİ KIZ ÇOCUĞUNU GÖREBİLDİ
Nilgün Hanım görüyorum ki bu aşk size yaramış...
Aşk kime yaramaz ki, herkese yarar! Hayatta gerçek olan bir tek şey var; aşk. Aşkın peşinde koşarsan yakalayamazsın çünkü aşk hiç ummadığın anda karşına çıkar. Ben biliyordum böyle bir şey yaşayacağımı, hissediyordum, onun için de hiç acele etmedim, sakin sakin oturdum.
yaşıtları m benİMl e yapa maz
Aranızdaki yaş farkı ister istemez dikkat çekiyor. Siz bunu başta aranızda konuşup hallettiniz mi?
Biz aradaki yaş farkını vallahi hiç fark etmedik. Çünkü ben o kadar enerjiğim ki... Benim bu konuda tuhaf bir özgüvenim var. Mesela kendimi Bekir'den çok küçük hissediyorum çünkü aşırı hareketliyim, aşırı çocuksuyum, içimde minicik bir kız çocuğu var.
Enerjinize ancak gençler ayak uydurabiliyor zaten...
Aynen öyle. Zaten ben kendi yaşıtlarımla olamam, çünkü o kız çocuğuyla yaşıtlarım yapamaz. Çok hiperaktifim, bu yüzden zaten gençlerle uyum sağlayabiliyorum. Mesela en samimi arkadaşım Nehir Erdoğan'dır. Yaşıtım bir arkadaşım yok gibi, varsa da zaman zaman sıkılıyorum onlardan. Çünkü onların konuları İtalyan mutfaklar, Gucci çantalar falan; beni hiç sarmıyor bunlar.
Demek ki Bekir Bey, içinizdeki o küçük kızı görmüş...
Mutlaka görmüştür. Bekir aynı zamanda o küçük kızın yanında çok olgun bir kadın da gördü. Benimki bir paket program; içinde küçük kız da var, olgun bir kadın da, yaşanmışlıklar da, tecrübe de...
NİLGÜN'ÜN EVİNE HEP KOŞA KOŞA GİDİYORUM
Eşref Vakti'yle çok iyi bir çıkış yaptınız ama son dönemde insanlar isminizi Nilgün Belgün'le birlikte anıyor...
BEKİR ÜNLÜATAER: Evet, profesyonel hayatım konuşulmuyor; son dönemde aşk gündeme gelince bunlar konuşuluyor. Oysa benim Üsküdar Musiki Cemiyeti'yle başlayan, 97'de İTÜ Konservatuvarı'yla devam eden 17-18 senelik bir müzikal yolculuğum var. 2006'da Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Devlet Konservatuvarı'nı birincilikle kazandım. İki yıl önce Eşref Vakti projesi başlayınca Devlet Korosu'ndan istifa ettim. Ama bunlar hiç konuşulmuyor... Belki de bu vesileyle insanlar daha iyi tanıyacaklar beni. Bir de sürekli yaşa takılmaları, sürekli hep aynı konu üzerinde durulması insanı sıkıyor. Ne kadar ayıp bir kadının sürekli yaşının konuşulması.
N.B.: Ben alıştım artık.
B.Ü.: Bana birazcık onur kırıcı geliyor. Ne gençler var iki lafı bir araya getiremiyorlar; oturup muhabbet edemiyorsun. Ben derin bir kültürden geliyorum, klasik Türk müziği eğitimi aldığım için hep belli bir yaşın üstü insanlarla arkadaşlık edebiliyorum.
Erkekler genç kızlarla birlikte olunca hiçbir şey denmiyor...
B.Ü.: Kadınlara hakarettir bu! Bir de bir tek biz miyiz, hiç örneği yok mu Avrupa'da? Bedenlerin yaşı değil ruhların yaşı önemli. Biz hiç huzursuz değiliz ama başkaları huzursuz oldu; ben bunu anlamıyorum. Ben mutluyum, başkaları mutsuz.
Tepki mi alıyorsunuz?
B.Ü.: Benim etrafımda rahatsız olanlar var. Bu işin bana zarar getireceğini düşünüyorlar.
N.B.: Kız tarafı pek memnun, erkek tarafı zorluyor biraz. (Gülüşmeler) Boşver herkesi, sen mutlu musun aşkım?
B.Ü.: Ne bileyim, mutluyum herhalde. Bazen insanları duydukça "Acaba ben mutsuz muyum, mutsuzum da acaba ben mi göremiyorum?" diyorum. Ama bu eve koşa koşa geliyorsam mutluyumdur, değil mi?
Nilgün Hanım'ın ilk neyinden etkilendiniz?
B.Ü.: Samimiyetinden, doğallığından ve kendini çok iyi ifade edebilmesinden... Bu çok önemli benim için. Çok şey kattı benim hayatıma Nilgün. İlişki, iki insanın birbirini tamamlaması değil mi? Benim eksikliğimi onun görmesi, onun eksikliğini benim tamamlamam. Bu bir alışveriştir sonuçta; bir şey yaşıyorsun, bir şeyleri paylaşıyorsun. Enerjisini ise zaten benim sevmeme gerek yok; Türkiye kabul etmiş, sevmiş. Bu kadar değerli bir insanla beraber olmak benim için büyük bir şeref. Bunu görmüyor insanlar, çok çirkin yerde takılı kalıyorlar; ben buna üzülüyorum.
BEN SIFIR KAPRİS BİR KADINIM
Bildiğim kadarıyla tek kişilik bir oyun hazırlıyorsunuz, ne zaman 'perde' diyeceksiniz?
N.B.: 2 Kasım'da Caddebostan Gösteri Merkezi'nde perde açacağız. İçinde yedi tane şarkı olan müzikal bir gösteri bu. 'İçimdeki Kadın, Aşk ve Komedi' adlı kitabımdan yola çıkarak hazırladığım bir gösteri, adı da 'Ben Nilgün Belgün, Aşk ve Komedi'. Televizyonlarda anılarımı anlatarak insanları güldüren bir kadınım, şimdi onları daha geniş hale getirdim. Şimdiye kadar kimsenin denemediği bir şey deneyeceğim; yani hem şarkı söyleyeceğim, hem dans edeceğim, hem de stand up yapacağım.
Bekir Bey bu projede yardımcı oluyor mu size?
Gösterinin açılış şarkısı olan ve benim kendimi anlattığım şarkının müziğini Bekir'in Eşref Vakti'nden partneri Fatih Ahıskalı yaptı ve müthiş güzel bir şarkı oldu. Yarın da stüdyo çalışmalarına başlayacağım, Bekir de bana stüdyoda yardımcı olacak.
KARDEŞİYLE DOSTUZ
Bekir Bey'in ailesiyle iletişiminiz nasıl?
Kız kardeşiyle çok iyi dostuz. Mesela geçen gün kedim onlara misafirliğe gitti. Arada tatsız, sevimsiz bir durum yok yani. Zaten insan evladını seviyorsa, mutlu olduğunu görüyorsa; onaylamadığı bir şey bile olsa evladı için onaylar çünkü mutluluk çok zor bulunan bir şey. Bekir çok mutlu. Bir kere huysuz bir kadın yok karşısında, kaprisli biri yok; ben ne istediğini bilen sıfır kapris bir kadınım.
ADAM GİTTİ ELLERİNDEN!
Eski eşleriniz kıskanıyordur şimdi sizi...
(Gülüyor) Sadece eski eşler olsa iyi, Bekir'in hayranları da kıskanıyordur. Beni sevenler destekliyor ama Bekir'in tarafında daha çok reaksiyon gördük biz, çünkü adam gitti ellerinden!