'aşk Yeniden' isimli diziyle adından söz ettiren Özge Özpirinçci, diziyi ve güzellik sırlarını Cosmopolitan Hair and Beauty dergisine anlattı:
Ben yedi yıldır televizyon oyunculuğu yapıyorum ve hayatımda ilk kez 'Aşk Yeniden'le birlikte halktan bu kadar iyi tepkiler aldım. Sakarya'ya gidiyorum, bir teyze bana "Vay Zeynep, ne kadar tatlısın" diyor. Rize'de çekim yapıyoruz orada bile herkes beni 'Zeynep' diye çağırıyor. Aynı zamanda sosyal medyadan da güzel tepkiler alıyorum.
AİLEMİN CİLDİ ÇOK GÜZEL
Aşk hayatımda her şey yolunda... Maşallah! Burak'ın (Yamantürk) da yaz için projesi yok, ikimiz güzel bir tatil yapacağız. Planımız; arkadaşlarımızla bol deniz, bol yemek, bol eğlence...
Eylül'den beri çalışmasam da çok yorulduğumu hissettim. Set bitti. Bronşit oldum, uçuklarım çıktı. Vücudum 'Artık bir dur' şeklinde sinyal verdi. Çalışırken de sosyal hayatımdan geri kalmak istemediğim için boş bir günüm varsa 'Oraya gideyim, arkadaşlarımla görüşeyim, şunu yapayım, bunu yapayım' derken bir bakmışım yorulmuşum. Bu yazın bana çok iyi geleceğini düşünüyorum.
Anneannem, annem, teyzelerim ve kuzenlerim; hepimizin cildi çok güzel. Cildimi temizlemeden asla yatmam, eve ne kadar yorgun gelirsem geleyim, mutlaka cildimi temizlerim. Nemlendirme zaten en önemli olay. Asitli içecekler, meyve suları tüketmiyorum. Bol bol yoğurt ve kuruyemiş yiyorum.
MAKYAJIM BANA AİT
Sette makyajımı kendim yapıyorum. Başkasına makyaj yapmayı da seviyorum; annem özel günlerde makyajını bana yaptırıyor. Tabii profesyonel anlamda değil; kendime yaptığımı ona da yapıyorum, "Aaa ne güzel oldu" diyor.
Oyunculara hep 'Bir rol gelse saçınızı kazıtır mısınız?' tarzı sorular soruluyor. Değecek bir rol olduktan sonra benim için yapılamayacak bir şey değil. Onun dışında değişim beni hem heyecanlandırır, hem de korkutur. Mesela saç rengimi hiç değiştirmedim. 29 yıldır aynada aynı kıza bakıyorum. Aynaya baktığım zaman da hep mutlu bir insan görüyorum, ya da hep mutlu bir insan görmek istiyorum. Benim her zaman hayatımda istediğim şey sağlık ve mutluluk. Çok şükür, ikisi de var.
Genel hayatta yaşadığınız olaylar, fiziksel yorgunluk, ailevi problemler, arkadaşların dertleri, her şey üst üste gelince bazen en yakınındakine saldırıyorsun ister istemez. Bunu da ya anneye, ya en yakınındakine yapıyorsun. En yakınımdaki de Burak oluyor genelde. Sinirleniyorum, sonra duruyorum ve pardon diyerek kendimi düzeltiyorum.
