Hızımızı kesmiyor, Deepak Chopra'nın 'Başarının 7 Spiritüel Yasası'nı anlatmaya devam ediyoruz. Biz kim? Ben! Ama cümle 'bizli' olunca daha hoş duruyor. Neyse...
Şimdi sırada dördüncü yasa: En Az Çaba Yasası. 'O ne yahu?' dediğinizi duyar gibiyim. Ben de bu yasayı ilk gördüğümde, "Yoook artık, tembelliğe mi salalım kendimizi? En az çaba ne? Kendini perişan etmeden, tık nefes çalışmadan başarı mı olur?" dedim ama yanıldım...
Efendim En Az Çaba Yasası; doğanın mükemmel zekası sorunsuz, çabasız ve kolaylıkla işler gerçeğine dayanıyor. Bu da en az çaba ve dirençsizlik prensibiyle sağlanıyor. Diyelim çimen, büyümek için kendini paralıyor mu? Ya da balıklar yüzmek için? Çiçekler açmak için? Çünkü bu onların gerçek doğası ve oldukları hal. Aynı bebeklerin sebepsiz mutlulukları misali. Diyor ki Deepak Chopra; hayalleri çaba harcamadan, kolaylıkla tezahür ettirmek de insanın doğasıdır. Olay şu: Az çaba, çok iş.
HADİ KABUL ET
'İyi de Ayşe, bu nasıl mümkün olabilir ki? Çalışmazsak, oradan oraya koşturmazsak, kafamızda bin bir fikir, plan, kaygı, telaş olmazsa bir şey başaramayız ki' diyenlere cevap geliyor. Eylemlerimizin temeli sevgi olduğunda, doğayla uyum içine yaşadığımızda, içimizdeki bilgeliğin rehberliğinden çıkmadığımızda En Az Çaba Yasası devreye giriyormuş sevgili, kaygılı, mücadeleci okurlar.
Çünkü ego uğruna, para, unvan ve başarı peşinde koşarsak gerçek mutluluğun, o anın gerçek enerjisinin tadına varamayız. Peşinden koştuğumuz şey, sadece bir mutluluk ilüzyonu olur. Motivasyonunuz sevgi olursa, bu sevgi enerjisi işinize de hayatınıza da yansır ve katlanarak büyür, size daha çok başarı ve yaratıcılık getirir. Eğer fikirlerimizde inatçı, kavgacı, olaylara karşı dirençli, suçu başkalarına atan, isyan eden bir halde olursak; en çok çaba haline geçer kendimizi mahvederiz.
Peki nasıl uygulanacak bu En Az Çaba Yasası?
1. Kabul ederek... Tüm insan, durum, koşul ve olayları olduğu gibi kabul ederek. Şu anla mücadeleyi bırakarak. Her şeyin şu an olması gerektiği gibi olduğuna inanarak.
2. İçinde bulunduğumuz durum ve problem gibi görünen olayların sorumluluğunu alarak. Bu haller için kimseyi suçlamayarak.
Kendimizi bile. Her sorunun gizli bir fırsat barındırdığını bilerek ve o sorunu faydaya dönüştürmeye çalışarak.
3. Bugün ve her gün farkındalığınızı savunmasızlık ilkesiyle yaşayarak. Başkalarını fikirlerinize ikna etmeye çalışmayarak, bütün fikirlere açık olarak.
Hadi bakalım, bu yasaya gelmek için önceki üç yasayı sindirmek çok önemli bence. Diğer yasalar için sabah.com.tr 'Yazarlar' bölümünden arşivime girebilirsiniz.
