Her cumartesi olduğu gibi bu hafta da Yakından Kumanda izleyicinin elinde. Söz vatandaşın, takdir de...
Nedret Suyolcu adlı okurumuz ekranlardaki dekorasyon programlarındaki müsrifliğin altını çizmiş.
Hiç de haksız sayılmaz. "Bu gece Bodrum'un güzel evlerine takıldım. Bunları görünce anladım ki; biz evde filan oturmuyoruz, sadece üstü kapalı bir yerlerde barınıyoruz...
Benim öyle parada pulda gözüm yoktur. Lüks takıntım da...
Ama bu görüntüler de insanları herhalde çileden çıkartıyordur.
10 BİN AZ PARA MI?
Yarışma adı altında insanlara 10 bin lira veriliyor. Onların bu paraya ihtiyaçları olduğunu hiç sanmıyorum. Bence bu paralar çok daha hayırlı işlerde kullanılabilir. Ülkemizde milyonlarca insan açlık sınırının altında yaşıyor. Okula giden evlatlarımız ne güçlüklerle okumaya çalışıyor.
Bir mimarımız eve gidiyor. Evler gayet güzel, mutfakları, banyoları harika. Ama bunları yıkıyorlar. Sonra 10-12 bin liraya yeniliyorlar. Bu ne müsrifliktir? Sen git o parayla suyu, tuvaleti olmayan evlere hizmet götür. Oturacak sandalyesi, yemek yiyecek masası, yatağı olmayan yerleri bul. Ben o kadar parayla evimin yerlerini, mutfağını, kapılarını yeniler, en az iki odaya da eşya alırım. Sanki bolluk içinde yaşayan bir ülkeyiz, bu müsrifliği hiç anlamıyorum.
ÇOK ÜZÜLÜYORUM
Biraz uzun oldu ama inşallah kanallar bu tutumlarına son verir. Yoksul insanların, ihtiyaç sahibi gençlerin bu yayınları izlerken neler hissettiklerini düşünüyor ve çok üzülüyorum.
Yüksel Bey, köşenizde bizim yazılarımıza yer verdiğiniz için size çok teşekkür ediyorum. Bunları birileriyle paylaşmasam patlardım. İyi geceler..."
NOT: Okurumuzun mektubu kafamda bir ampul yaktı. Şimdi tam sırası... Dekorasyon programı yapımcıları Van'da depreme, Samsun'da sele yakalanan evsizler için özel bir bölüm yapsalar, tüm yaralara merhem olamazlar belki ama en azından okurumuz Nedret Suyolcu gibi düşünenlerin yüreğine azıcık su serperler.
