Ramazan biter bitmez eğlence mekanlarında çıkan kavgaları, ya gazete köşelerinde okuyorum ya da sosyal hayatın dibinde olduğum için şehir efsanesi olarak kulağıma geliyor. Bayram kutlamaları, alkolün dozunun kaçması ile agresyonun bol olduğu anti-eğlenceli gecelere dönüşüyor. Ramazan'da gece hayatına ara veren, içkiye elini sürmeyen gençler, bayram ile beraber 30 gün arınan vücutlarını, kontrolsüz bir tüketim ile alkolle buluşturuyor ve tabii ki sağlıklı düşünemeyen bireylere dönüşüyorlar. İşin içinde alkol varsa, en yakınınla bile kavga etmek için ufak bir kıvılcım yeter. İşte bu bayram da sudan sebeplerle başlayan kavgalar bayram trajedilerine sebep oldu. Çeşme- Bodrum hattındaki gece kulüplerinde sesler yükseldi, kadehler fırlatıldı. Durup düşünsek, biraz da iğneyi kendimize batırsak... Kontrolsüz tüketilen alkol ile savrulan sözler; sizi, siz olmaktan çıkarıyor gençler. Sudan sebeplerle kavga çıkaran cümleleri hatırlayalım: 1-'Yanımdaki kadına mı baktın sen?'-Kıskanç taş fırın erkek. 2- 'Geçerken dikkatli ol. İttirip duruyorsun kardeşim' -Bulunduğu alana egoları ve bedeni sığmayan erkek. 3- 'Sen kim oluyorsun da bizi içeri almıyorsun?' -Kimin oğlu ya da yeğeni olduğunu hatırlatmaya çalışan genç.
YENİ FİLMİ İÇİN BEŞ KİLO ALMIŞ
Büşra Pekin, Şeyda Coşkun denetiminde yürüyüşler yaparak kilolarını vermişti. Geçtiğimiz günlerde pideden dönere bir sürü şeyi mideye karşılıklı indirirken sordum; "Bırakmışsın diyeti. Hadi ben yazın şiştim de, sana n'oluyor?" Bana, "İş için beş kilo aldım tatlım" demez mi... Büşra, Murat Boz ile beraber başrollerini paylaşacağı yeni filmi için hazırlanıyor. Pucca'nın yazdığı 'Küçük Aptalın Büyük Dünyası' kitabını biliyorsunuz; işte o kitaptan uyarlanan filmin çekimleri İzmir'de başlıyor. Hadi bakalım; filmin de, kiloların da hayırlı olsun arkadaşım!
'ALKIŞLAMAYANIN MANDARİN'DE EVİ OLMASIN'
Yalıkavak'daki My Pavyon'da sahne alan Cenk Eren, çarşambadan cumartesiye herkesi canlı canlı kırıp geçiriyor, eğlendiriyor. Sahnedeki halleri ve samimiyeti de görülmeye değer. Cenk Eren'in alkış almak için kurduğu cümle ise mekanı kahkahalarla inletiyor. Bugüne kadar alkış almak için birçok sanatçının birbirinden farklı yöntemleri, cümleleri vardır. Mesela 'Alkışlamayan koca bulamasın, evde kalsın inşallah', seyirciyi en gaza getiren cümlelerden biridir. Şimdilerde en komik alkış koparan cümle Cenk Eren'den geliyor; 'Alkışlamayanın Mandarin'de evi olmasın inşallah.' Bundan sonra bakalım daha neler duyacağız? Bodrum'un meşhur milyonluk rezidansları daha nelere malzeme olacak bakalım.
MAÇAKIZI'NIN TOP MODELLERİ
Türkbükü-Maçakızı'nda güneşlenip, barında boy gösteren Naomi Campbell ile Kate Moss, günlerdir herkesin dilinde. Top modeller adeta kapış kapış! 'Benim de onlarla bir fotoğrafım olmalı' samimiyeti ile barda yanına yanaşma rahatlığını gösteren tatilciler, büyük bir heyecanla birlikte çektirdikleri fotoğrafları Instagram'da paylaşıyor. Kate ve Naomi, 25 yıldır yakın iki arkadaş. Moss 15 yaşındayken, Naomi 18'lerindeymiş; yani aralarında üç yaş fark var. Bunu bilen tatilci 'Kate daha büyük duruyor, Naomi hâlâ taş gibi' demekten kendini alamıyor. Naomi, Kate'in içindeki çocuğun büyümediğini söylediği Evening Standard'taki röportajında; Kate'siz bir yaşam düşünemediğini de dile getirmişti. Kate, dışarının bakışlarına aldırmıyor, sürekli gülüyor, hatta o kadar çok mimik kullanıyor ki, yüzündeki çizgilere botoks-dolgu yaptırasım geliyor. Birbirinden değişik kokteyller yudumluyor, barda kocası Jamie ile Türkler'le sohbet ediyor. Naomi'de ise işler daha farklı; o güneş gözlüğü ve şapkası ile gizlenmeyi tercih ediyor. Asistanı ya da arkadaşı dışında bir tek otelin sahibi Sahir Erozan ile konuşuyor. Kısaca; Naomi güzelliği ile, Moss da doğal ve samimi halleri ile sınıfı geçiyor.