İlk önce şu konuda anlaşalım, kıskançlık dediğiniz şey; 'insanda ilkellik belirtileri' müfredatına uygun bir derstir! Geçtiğimiz haftanın da çok konuşulan manşetiydi aynı zamanda...
Ergen miyiz, ne kıskançlığı yahu! Bir de işi olduğundan farklı yansıtan bu mekan muhbirleri yok mu? O gece neyse ki oradaydım... Nerede mi? Belçim Bilgin Erdoğan ile Yılmaz Erdoğan'ın 'feyk' kıskançlık krizinin yaşandığı yerde, hani o manşetlerde okuduğunuz...
Ortada ne kriz var, ne kıskançlık! Ortada bir grup Ankaralı sanatsever var; birçoğu Belçim'in Ankara'dan arkadaşı. Yılmaz da bu gruba sonradan katılıyor, 15 dakika sohbet ediyor fakat mekanın kalabalıklığından bunalıp evine gidiyor. Belçim'li grup da muhabbete kaldığı yerden devam ediyor.
Grubun yan masasında da hararetli bir Hintli grup yemek yiyor. İşte mevzu da buradan çıkıyor...
Belçimler; Hintli grubun hararetli muhabbetinden daralıp masa değiştiriyor. İşte o arada mevzuyu resmeden muhbirimiz de konuyu alıyor ve bu noktaya taşıyor. Eşinin arkadaşları ile olan yemeğine sürpriz yapıp uğrayan Yılmaz Erdoğan'ın yan masadaki Hintliler'den kaçması, başlarına ne işler açıyor! Ah be biraz sessiz olsaydınız ya Hintli abiler-ablalar; bak nasıl da olay büyüdü!
