Cırcır
böceklerinin sesi var fonda. Dalgalar onlara eşlik ediyor. Çam ağaçlarının gölgesinde, elimde buz gibi bir limonatayla oturuyorum. Yunan mitolojisinde tanrıların yaşadığına inanılan Olimpos yani Tahtalı dağı arkada, karşımdaysa dünyaca ünlü bir dalış merkezi olan Üç Adalar var. "Bu şahane yer neresi?" dediğinizi duyar gibiyim. Hemen söyleyeyim; burası Güral Premier Tekirova. Mavi bayraklı bir plaja, Osmanlı ve Selçuklu motifleriyle süslü alçak yapılara, ödüllü bir spa'ya, çocuklar için sayısız eğlence imkanına sahip bir otel bu. 2010'da hizmete giren tesis, Tekirova'nın merkezinde, çam ormanlarının arasında, Antalya havaalanına 75 kilometre uzaklıkta ve 200 dönüm araziye kurulu. Beni Misafir İlişkileri Müdürü Barış Alp karşılıyor tesisin girişinde ve karşılamadaki özen bile muhteşem bir hafta sonu geçireceğimin kanıtı. Güral Premier Tekirova'da yüksek binalar yerine bahçe içinde 2 ve 3 katlı binalar var. 50-90 metrekare arası değişen odalar deluxe, deluxe aile, superior aile, deluxe suit kategorilerinde. Ben havuzlu deluxe odalardan birinde konakladım. Bu odaların balkonlarından ortak havuza doğrudan ulaşabiliyorsunuz. Odaların arasındaki havuz ve ağaçlar hem sizi doğayla baş başa hissettiriyor hem de otel ne kadar dolu olursa olsun size kalabalıkların içindeymişsiniz gibi bir hissiyat vermiyor. Maviyle yeşilin buluştuğu Güral Premier Tekirova kapısından adımı attığınız an itibariyle şehrin koşuşturmacasından uzaklaşıp rahatlamaya başladığınız bir tesis. Üstelik zor bir işi başarıp ailedeki tüm bireylerin ihtiyaçlarına hitap ediyor. Çocuklar sıkılmadan zaman geçirirken ebeveynler de huzur ve eğlence bulabiliyor burada.
AQUAPARKTA ÇILGIN EĞLENCE
Tesiste toplam 22 bin metrekare alana kurulu dev bir aquapark ve 25 adet kaydırak havuzu bulunuyor. Ayrıca ortak kullanım için iki ayrı büyük yüzme havuzu ve bir de çocuk yüzme havuzu var. Aquapark korsan temalı. Değil çocukların, yetişkinlerin bile bayılacağı türden bir park bu. Çocuklar macera havuzunda kaptan oluyor, define sandığından altınları buluyor, korsanlarla savaşıyor. Kamikaze, Rafting, Blackhole, Multislide gibi dokuz farklı kaydırak da yetişkinler için. Peki bu arada bebekler ne yapıyor? Elbette onlar da düşünülmüş. Ailelerin bebeklerini gönül rahatıyla bırakabilecekleri bir bebek plajı ve kum havuzu da var bu bölümde. Üstelik çocuklara sunulan hizmet bu kadarla da sınırlı değil. Her yaş grubu için ayrı oyun odaları bulunan, sabah 10.00'dan akşam 23.00'e kadar profesyonel eğitmenlerin hizmet verdiği rengarenk çocuk kulübü miniklerin keyifle vakit geçirdiği bir başka yer. Burada geniş bir oyun alanı, çocuk restoranı, dvd salonu, uyku odaları ve çocuk tuvaletleri bulunuyor. Arzu eden aileler çocuklarını buradaki eğitmenlere emanet edebiliyor. Tüm bunların dışında, haftada bir gün düzenlenen çocuk festivalinde çocuklar dev şişme oyuncaklar arasında eğlenceli anlar yaşıyor, pamuk şeker ve dondurma sırasında sevinç kahkahaları atıyor.
ÖDÜLLÜ SPA'DA RAHATLAYIN
Otelde yetişkinlerin en keyifle ziyaret ettiği yer ise ödüllü Quu Spa. Güral Premier Hotels & Resorts markası altında hizmet veren bu spa, bu yıl dünyanın en prestijli ödüllerinden World Luxury Spa Awards'u dördüncü kez alarak hem Türkiye'de hem de Avrupa'da En Lüks Spa seçildi. "Nedir Quu Spa'yı bu kadar özel kılan?" diyerek spa'nın yolunu tutuyorum. 3 bin 500 metrekare büyüklüğündeki Quu Spa'da 32 lüks oda, bir spa süit ve iki büyük hamam bulunuyor. İki saunası, kar çeşmesi, macera ve şok duşları ile özellikle astım hastalarına iyi gelen duvarları Himalaya tuzuyla kaplı terapi odası var. Spa gerek dekorasyonuyla gerek menüsüyle egzotik bir his veriyor insana. Quu Spa'da rahatlama ve yenilenme için Tayland, Singapur ve Bali gibi Asya masajlarını, uyum ve dengeyi yakalamak için de ayurveda masajını deneyimleyebilirsiniz. Sıcak taş masajı da seçenekler arasında. Bakımları Hintli, Balili, Faslı terapistler yapıyor. Spa'da canlandırıcı vücut bakımı, yenileyici vücut sargıları, organik malzemeler ile anti-stres ve estetik uygulamaları da yapılıyor. Ayrıca yüz için maske uygulamaları da var. Çocuklar için de tamamen organik kozmetiklerden oluşan bakımlar bulunuyor. Beni kapıda spa'nın yöneticisi Olga karşılıyor. Kısa bir sohbetin ardından Fas Ritüeli adında bir uygulama öneriyor bana. Adı çok hoş. Peki ama içeriğinde ne var? Şu kadarını söyleyeyim; kendisi adından da güzel. Spa süitteki küçük hamama alınıyorum önce. Terapistim iki yıl önce Casablanca'dan gelmiş Faslı Marua. Ufak tefek, minyon görüntüsünden hiç beklenmedik derecede güçlü bir kadın. Önce siyah sabun uygulanıyor tüm vücuduma. Ardından klasik hamam ritüeli olan keseye geçiliyor. Keseyi Faslı kadınların güzellik sırlarından biri rassoul izliyor. Gül suyuyla karıştırılan bu madde, maske olarak sürülüyor tüm cilde. Marua rassoul'ün eskiden saç için de kullanıldığını anlatıyor bana. Ardından Charme D'Orient ürünleri kullanılan bir yüz bakımı yapıyor. Fas Ritüeli'nin son aşaması argan yağıyla yapılan masaj ve shea butter uygulaması. Toplamda 2 buçuk saati bulan bakım sonrası kendimi tamamen yenilenmiş, tüm yorgunluklarımdan kurtulmuş hissediyorum.
MAVİ BAYRAKLI DENİZ
Spa sonrası son derece rahatlamış bir halde plajda oturuyorum. Yaklaşık 500 metre uzunluğundaki sahil şeridi eşsiz güzellikte. Deniz pırıl pırıl. Bir yanda deniz sporları yapanlar var. Diğer yanda güneşlenenler. Şezlonglar konforlu, plaj sakin. Fakat hava 40 derece. Tam "Birazdan bayılacağım" derken biri imdadıma yetişiyor: "Soğuk havlu ister misiniz?" diye soran ses içimi de ferahlatıyor o anda. Tek lüks buz gibi havlu servisi değil elbette. Gün boyu kafamı her çevirdiğimde bir garsonla karşılaşıyorum. Soğuk içecekler ve kuruyemişler bir an bile eksik olmuyor masamdan.
ZENGİN VE LEZİZ BİR AÇIK BÜFE
Acıkınca herkes gibi ana restoranın yolunu tutuyorum. Otelde 24 saat açık büfe şeklinde kahvaltı, geç kahvaltı, öğle, akşam ve gece yemeği servis ediliyor. Türk ve dünya mutfaklarından seçmekte zorlanılacak kadar çok çeşit barındıran ana restoranlar Güral Restaurant, Premier Restaurant, Beach Restaurant ve Turkuaz Restaurant. Açık büfe zengin. Tabaklar boşaldıkça hemen yenileri alıyor yerlerini. Metrelerce kuyruk da beklemiyorsunuz. Üstelik tesise girerken bir alerjiniz olup olmadığını belirttiğiniz takdirde seyahatiniz boyunca sizin ihtiyacınıza uygun özel yemekler hazırlıyorlar. İnsan daha ne ister? Bu ana restoranların dışında tesiste dört a la carte restoran ve bir de pastane ver. Birbirinden farklı lezzetleri, özel sunumlarla masaya getiren a la carte restoranlar rezervasyonla hizmet veriyor. Gusto Restaurant İtalyan mutfağı ağırlıklı. Dalyan Restaurant ise zengin deniz ürünleri menüsüyle misafirlerini ağırlıyor. Dragon Restaurant ise geleneksel Uzak Doğu mimarisi ve mutfağıyla dikkat çekiyor. Otantik bir atmosferde Türk konukseverliği ile misafirlerini ağırlayan Sultan Restaurant ise geleneksel mutfak sevenlere hitap ediyor.
