Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl 900 bin kişiyi etkileyen ve sinsi ilerleyen bir hastalık olan mide kanseri, en sık görülen kanserler içinde ikinci sırada yer alıyor. Mide kanserinin beslenme, sigara ve alkolle bağlantısı olduğunu söyleyen Liv Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr.
Fatih Ağalar, son yıllarda yapılan çalışmalarda mide kanserinin hedefe yönelik ajanlarla başarılı bir şekilde tedavi edilebildiğini söylüyor. Prof.
Dr. Fatih Ağalar, mide kanserinin nedenlerini ve tedavisini anlattı…
Tanı nasıl konulur?
Mide kanseri genellikle sinsi başlayan bir hastalıktır. Erken tanı ancak tarama endoskopisi ile mümkündür.
Bu kanserin çok sık görüldüğü Japonya gibi Uzakdoğu ülkelerinde mide kanseri için tarama endoskopisi programları vardır. Mide kanserinde erken tanı konulursa, multidisipliner tedavi ile yüz güldürücü sonuçlar alınır.
Bazı erken evre mide kanserlerinde tedavi başarısı neredeyse yüzde 100'e kadar ulaşır. Biraz daha ileri evre hastalıklarda ise ana tedavi, hastalıklı midenin cerrahi olarak alınmasıdır ama bunun yanında bazı kanser ilaçlarının ve-veya ışın tedavisinin de kullanılması gerekir. Mide kanserinin tanısı kolaydır ama tanıdan sonra neler yapılacağına, hangi kılavuzların takip edileceğine ilişkin ikinci görüş alınmasında fayda vardır.
GENETİK YATKINLIK ETKİLİYOR
Mide kanserinde kırmızı alarm belirtileri nelerdir?
Kansızlık
Çabuk doyma
Karnın üst bölgesinde ağrı olması
Yutma güçlüğü
Risk faktörleri nelerdir?
Erkek cinsiyet
İleri yaş
Sigara ve alkol
Tütsülenmiş, tuzlanmış, kızartılmış yiyecekler
Daha önce mide ameliyatı geçirmiş olmak
Genetik yatkınlık, aile bireylerinde kanser olması
Mide polipleri
Helicobakteri enfeksiyon
B12 vitamini eksikliği
A grubu kana sahip olmak
Atrofik gastrit hastası olmak
Tedavisi nasıl yapılır?
Mide kanseri tedavisindeki başarı hem kurumsal, hem de cerrahi deneyimle yakından ilgilidir. Radyasyon onkolojisi, tıbbi onkoloji, gastroenteroloji, cerrahi, beslenme uzmanı, tedaviyi birlikte yürütmelidir, başarı ancak bununla mümkündür.
Hücrenin tipine ve hastalığın evresine, yani vücutta yaygınlık derecesine bağlı olarak hangi tedavinin daha önce yapılacağına karar verilir. Mide kanseri hastalığında bazı hastalar ilk aşamada cerrahi tedaviye uygun olmayabilir. Bu hastalarda tam başarı sağlanması ve mümkün olan en başarılı sonucu elde etmek için önce ilaç ve/veya ışın tedavisi verildikten sonra ameliyat yapılması uygun olur. Bazı organlara sıçrama yapmış metastatik mide kanserinin bazı tiplerinde bireyselleştirilmiş hedefe yönelik tedavilerle yüz güldürücü neticeler de alınıyor.
SOLUNUM FONKSİYONLARI KORUNUR
Midenin alınması sanıldığı kadar kötü bir durum değildir. İnsan midesiz yaşayabilir.
Midenin alınması insanın ömrünü olumsuz etkilemez. Ama ek vitamin ve mineral destekleri gerekebilir. Bu ameliyatları yaparken geleneksel olarak açık cerrahi veya şimdilerde olduğu gibi yoğunlukla küçük bir kamera eşliğinde küçük kesilerden ve deliklerden yapılan ameliyat tiplerini öneriyoruz. Son 10 yıldır bu alanda bir gelişme oldu ve robotik cerrahi de mide ve yutak kanserinde etkin biçimde kullanılmaya başlandı. Robotik mide ameliyatları; hasta için solunum fonksiyonlarını daha iyi korunması, daha az ağrı, daha küçük kesi olduğu için daha erken günlük hayata dönüş gibi pek çok avantaj sağlıyor. Kanser sağaltım açısından başarısının etkin olduğu, yapılan ön çalışmalarla gösterilmiştir.
MİDE KANSERİNDEN KORUNMA YÖNTEMLERİ
Kanser riskini artıran çok tuzlu, tütsülenmiş, marine edilmiş gıdalardan uzak durun.
Kısa zamanda yüksek ateşte pişirme gibi yöntemlerden kaçının.
Günde en az 2-2.5 litre su için.
Sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünlerinden uzak durun.
Günde 2-3 gramdan fazla tuz tüketmeyin.
Fazla kırmızı et tüketimi, kalın bağırsak kanseri riskini artırdığı için haftada en fazla yarım kilo kırmızı et tüketin balık, tavuk, hindi gibi beyaz etleri tercih edin.
Bakla, kuru fasulye, nohut, börülce, mercimek gibi bitkisel proteinler tüketin.
Şeker ve yağ tüketimini azaltın. Yemekleri az yağla pişirin. Et yemeklerini ise kendi yağıyla pişirin. Kızartma, kavurma gibi yöntemler yerine haşlama buharda pişirme gibi yöntemleri tercih edin.
Günde en az beş porsiyon sebze ve meyve yiyin.
İşlenmiş tahıl ürünleri yerine tam buğday, tam çavdar, tam yulaf tercih edin.
Anneanne yemekleri tüketin. Akdeniz tipi ya da anneannenizin pişirdiği geleneksel yemek tipini tercin edin.
Sigara ve tütünden uzak durun.
ÇOK SIC AK ÇAY, YEMEK BORUSU KANSERİ NEDENİ
Yemek borusu kanseri (özafagus), Türkiye'de en çok Doğu Anadolu Bölgesi'nde görülüyor. Genel sindirim sistemi kanserleri içinde yemek borusu kanseri oranı yüzde 5-6 iken Doğu Anadolu Bölgesi'nde bu oran yüzde 20'leri buluyor. Bu da halkın sıcak çay ve çok tuzlu peynir tüketiminden kaynaklanıyor. Genel olarak herkes çayı demlikten boşaltır boşaltmaz içiyor. Hiç beklenmeden hemen içilmesi kanser riskini artırıyor. Çünkü bu, yemek borusu kanserine neden oluyor. Çayın ılıtılıp içilmesi gerekiyor.
ROBOTİK CERRAHİNİN PEK ÇOK AVANTAJI BULUNUYOR
Açık cerrahiye göre daha küçük kesi yeri ve dolayısıyla daha az ağrıyla büyük ameliyatlar yapılabiliyor.
Detaylı görüntü ve hassas aletler yardımı ile kanama daha az oluyor, olursa kontrolü daha iyi yapılabiliyor.
Ameliyat sonrası hızlı iyileşme sağlıyor ve hastanede kalış süresini kısaltıyor.
Görüntüleme avantajları sayesinde ameliyat bölgesinin daha detaylı görünmesi ve anlaşılabilmesine olanak tanıyor. Cerrah ne yaptığını daha iyi anlayarak yapıyor.
Sahip olduğu geliştirilmiş hareket kabiliyeti, insan elinin hareketlerini derinlik ve hassasiyet bakımından detaylandırabiliyor.
TİTREMELERİN ÖNÜNE GEÇİLİR
Sistem insan elinin istem dışı gerçekleştirdiği titremeleri geçiriyor.
Cerrahın ameliyatları oturarak yapması sonucunda uzun süren ameliyatlarda cerrahın konforunu artırıyor ve fiziksel stresini ortadan kaldırıyor.
Rektum kanserinde sinir koruyucu cerrahiyi mümkün kılıyor. Böylece hastanın cinsel fonksiyonları ve işeme fonksiyonu korunuyor.
Küçük kesi, daha az ağrı demektir, daha az ağrı olursa, ameliyat sonu dönemde narkotik ilaçların kullanımı azalır. Narkotik kullanımın azalması, hastanın bağırsak işlevlerinin daha hızlı düzelmesine imkan tanır. Robotik cerrahide hasta, açık cerrahiye göre daha erken yiyip içmeye başlar.