Görme engelli atlet Nusrettin Genç, 49 yaşında milli takım kadrosuna alınmanın mutluluğunu yaşıyor.
Genç, dünya şampiyonası hazırlıklarını sürdüren Atletizm Milli Takımı'nın kampında AA muhabirinin sorularını yanıtladı. İki yaşında geçirdiği menenjit hastalığı sonrasında gözünde ufak bir leke oluştuğunu belirten Genç, 10 yıl önce ikinci kez aynı hastalığı yaşadığını ve iki gözünü kaybettiğini ifade etti.
Gözünde oluşan lekenin sosyal hayatına engel olmadığını, hatta askerlik görevini yerine getirdiğinin altını çizen Genç, "Engelim oluşmadan önce de spor, hayatımın en önemli noktaları arasındaydı. Lise yıllarında aktif olarak atletizm yapıyordum." dedi.
Genç, gözlerini kaybettikten sonraki 1-2 yılının hastanelerde geçtiğini dile getirerek, "Sürece alışmak başlarda çok zordu. Eve kapanmanın kimseye bir faydası olmayacağını düşündüm. Braille alfabesi kurslarına başladım. Kursta, görme engelli bir öğretmenimiz vardı. Kendisinin yönlendirmeleri sonrasında ara verdiğim spora geri döndüm. Beni yeniden spora yönlendirdiği için kendisine hep müteşekkir oldum." diye konuştu.
Engeli öncesinde iyi futbol oynadığını dile getiren Genç, şunları söyledi:
"Gençken gülle atma, disk atma, uzun atlama, 100 metre, 800 metre ve 1500 metrede piste çıkıyordum. Engelim sonrasında yaklaşık 20 yıl spora ara verdim. Futsal ile spor hayatıma dönüş yapmaya karar verdim. Yan branş olarak da atletizmi seçmiştim. Doğrusunu söylemek gerekirse futsal beni biraz yordu. Ben de yoluma atletizm branşıyla devam etme kararı aldım ve son 6 yıldır da cirit atmada çalışmalarımı sürdürüyorum."
"MİLLİ FORMANIN GETİRDİĞİ SORUMLULUĞUN FARKINDAYIM"
Nusrettin Genç, spor hayatını herhangi bir kulüp altında değil bireysel olarak sürdürdüğünü belirterek, "Başarabileceğimi biliyordum. Yeter ki inanın ve çok çalışın. Şimdi milli forma altındayım. Milli formanın getirdiği sorumluluğun farkındayım." ifadelerini kullandı.
Ordu'da yaşamasına karşın Samsun'da hazırlıklarını sürdürdüğünü anlatan Genç, "Milli takıma seçilmemle hedeflerim de değişti. Eğer herhangi bir sakatlık yaşamazsam, 55 yaşıma kadar aktif sporculuk hayatımı sürdürmek istiyorum. Çünkü milli formanın bir insan için ne demek olduğunu çok iyi biliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Almanya'da katılacakları Uluslararası Grand Prix Yarışmaları'nda dünya şampiyonası için gerekli kotayı almaya çalışacağını dile getiren Genç, şöyle devam etti:
"Önceliğim şu an için dünya şampiyonasına katılmamı sağlayacak dereceleri almak. Hayatta zor diye bir şey yoktur. Eğer kendinizi hedefinize adarsanız, bir gün mutlaka başarırsınız. Eğer dünya şampiyonasına katılmayı başarabilirsem, asıl hedefim olan olimpiyatlara katılmak için yol haritası çizeceğim."
"EVE KAPANMAK KİMSEYE FAYDA GETİRMEZ"
Genç, adrenalini seven bir yapısı olduğuna değinerek, spor yapmanın ve müsabakaya çıkmanın kendisini zinde tuttuğunu kaydetti.
Sporun hayatına çok önemli anlamlar kattığını vurgulayan milli sporcu, "Hayatı ve yaşamayı seviyorum. Olabildiği kadar hayatın içinde olmak için uğraşıyorum. Bedensel, zihinsel, görme engelli fark etmez herkes mutlaka bir spor branşıyla uğraşmalı. Cenab-ı Allah, herkese belirli yetenekler vermiş. Bunları değerlendirmek gerekiyor. Eve kapanmak kimseye fayda getirmez. Hayatın her saniyesi kıymetli." değerlendirmesini yaptı.
Nusrettin Genç, iki çocuğu bulunduğunu ve ailesinin spor yapması konusunda yardımcı olduğunu ifade etti.
BAŞKAN SAYYIDAN: "ÖNEMLİ OLAN PERFORMANSTIR"
Görme Engeliler Spor Federasyonu Başkanı Hasan Sayyıdan, özellikle görme engelli branşlarında yaşın çok önemi olmadığını belirterek, "Önemli olan sporcunun yarışma sırasında üzerine düşeni yapması, performansıdır." diye konuştu.
Milli takım oluştururken sporcuların yaşlarına değil performanslarına dikkat ettiklerinin altını çizen Sayyıdan, "Nusrettin, genç sporcularımıza da mutlaka yeni ufuklar açıyor. Artık genç isimler de uzun yıllar bu sporu yapabileceklerini ve milli takım forması giyme şansları olduğunu görebiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
