Galata saray için 11 ay önce
"Florya'da üç yıldır aile ortamı ve disiplin yoktu. Başarı gelecekse, Fatih Terim önce bu ortamı tesis edecektir" demiştim. Galatasaray Süper Final'li bir sezon sonunda 18'inci şampiyonluğunu bileğinin hakkıyla aldı. Bu başarıda Fatih Hoca'nın Florya'yı disipline etmesi ve aile ortamını yaratması büyük rol oynadı. Fatih Terim, ilk kampta iki unsurun altını çizmişti:
"Galatasaray ruhunu geri getirmek istiyorum. Tüm Galatasaraylılar ile birlikte taşın altına elimizi sokmaya geldik."
11 EZBERE SAYILIYOR
Fatih Hoca, önce içerideki
çürük elmaları ayıkladı.
Geçen sezon 9'u kiralık, 20 futbolcu takımdan gitti. İkisi devre arasında toplam 13 transfer yapıldı. Yenilerden Muslera, Eboue, Ujfalusi, Selçuk, Melo, Engin, Elmander 30'un üzerinde maça çıktı. Hepsi,
Galatasaray ruhunu yaşayarak, taşın altına ellerini soktular. Bugün sokakta bir taraftara kadroyu say deseniz, bu futbolculara Semih, Emre, Hakan ve Necati'yi ekleyerek ezbere sayarlar. Yenilerden
beğenilmeyen Riera'nın bile 30 maçı bulduğunun altını çizelim. Çok eleştirilen
Baros da 28 maçta 8 gol attı.
En verimli çağında gönderilen Necati de geri dönüp 15 maçta 8 kez ağları havalandırdı. Fatih Terim,
çok büyük bir operasyonla sıfırdan oluşturulmuş dar bir kadro içerisinde mükemmel takım oyununu yakalayan,
kazandığında kaybettiğinde saygı duyulan bir ekip yarattı. Ancak, geçen sezonki operasyon sadece bir başlangıçtı. 2000 ruhunun yakalanması için 18. şampiyonluğun akıllı kullanılması şart. Bunun için de
sadece şampiyonluk fotoğraflarının içinde yer alan ama sahada katkıları sınırlı kalmış oyuncularla yollar ayrılmalı. Yönetim, Fatih Hoca'nın elini güçlendirmeli, Avrupa'da, ligde ve kupada mücadele edebilecek geniş kadronun oluşturulması için operasyona mutlaka devam edilmeli. Alınacak yerli, yabancı oyuncularda iş ahlakı, şampiyon olan kadrodaki oyuncuların iş ahlakına ve verimliliğine katkı sağlamalı.
Sadece isimlerine kanarak hedefleri bitmiş oyuncular transfer edilmemeli. Eski Başkan
Alp Yalman'ın şu sözü çok önemlidir:
"Büyük düşünmek, pahalı düşünmek değildir."
ULEMALARA DİKKAT!
Başkan Ünal Aysal, yanındaki futbol ulemalarına kulak kabartmayıp transferlerde Fatih Terim'le ve futbol şube sorumlularıyla diyalog içinde yürümelidir.
Transferler fantaziye dayalı yapılmamalıdır. Sayın Aysal'ın en büyük hedefi Avrupa'da kupa kaldırmaksa, bu
ancak Galatasaray ruhunu içinde yaşayacak oyuncuların transferleri ile gerçekleşir. Hagi, Popescu, Taffarel ve Capone, sanki ülkelerinde Galatasaraylı doğup büyümüş gibi oynamışlardı.
Melo-Selçuk korunmalı
Galata saray'ın şampiyonluğunda Selçuk-Melo ikilisi büyük pay sahibi. Ligde
40 maçın Selçuk 39'unu, Melo 36'sını oynadı. Selçuk 13 gol atıp 11 asist yaptı. Melo da 12 gol kaydetti. Avrupa'nın en iyi orta alan ikilisi Barcelona'daki Xavi-Iniesta... 38 haftalık ligde ikisinin toplam 11 golü var. Avrupa ve kupalar dahil edilse bile 20 golü bulabiliyorlar.
Galatasaray yönetimi, bu ikilinin uyumunu korumak adına Melo'nun transferini mutlaka bitirmeli. Okan-Emre-Suat üçlüsünden sonra, orta alanda yıllarca tonla para harcanmasına rağmen bir Melo-Selçuk ikilisinin verimine ulaşılamadı.
12 yıl sonra yakalanan bu ikili korunmalı. Galatasaray'ı en az 3-4 yıl daha taşımaları sağlanmalı.