Eskrimde yaşadığımız atılım malum... İbrahim Ahmed Acar'ın dünya şampiyonluğunun ardından U-23 Avrupa Şampiyonası'nda kadınlarda gelen takım altını ümitlerimizi yeşertti. Bütün bunlar tesadüf olamazdı.
Eskrimdeki yükselişin şifrelerini ararken, altın kızların renkli siması Zehra Köse ile buluştuk ve bizi Orhan Gencebay'a kadar götüren bambaşka bir hikayenin kapılarını araladık.
Eskrimdeki çıkıştan müzik tutkusuna, hedeflerine dek Köse, elde ettikleri tarihi başarının tüm detaylarını içtenlikle
SABAH'a anlattı.
GENCEBAY: ESKRİMİ SEÇ!
Eskrime 10 yaşında başladım, daha önce jimnastik deneyimim de var. Voleybol oynamayı düşünürken kendimi eskrimde buldum fakat hem annem hem de babam müzik öğretmeni…
17 yaşındayken konservatuvar sınavlarıyla ilk Milli Takım kampının tarihleri çakışınca bir tercih yapmak zorunda kaldım. İkilemdeyken aile dostumuz Orhan Gencebay bana önemli bir tavsiyede bulundu.
"Kızım, müzik hayatında her daim olabilir ama başarılı bir sporcu olmak çok zor. Bence sporu seçmelisin" dedi. Onun tavsiyesi benim bugün altın alan takımın parçası olmamı sağladı.
SES YARIŞMASINI DENEYECEĞİM
Müziğe ilgim amatör olarak sürüyor, şarkı söylemeyi seviyorum. Sporda devam edeceğim ama bir ses yarışmasına katılmayı da istiyorum. Tamamen o deneyimi yaşamak ve eğlenmek için...
Zehra, arkadaşımız Uğur Karakullukçu ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
?ASLA MAKYAJSIZ YARIŞMAM
Aslında son birkaç yıldır bireysel olarak teknik idmanlara yoğunlaşamadım, İstanbul'da kondisyon ağırlıklı çalışıyordum. Milli Takım kamplarında ise 3 yıldır Türkiye'de çalışan antrenörümüz Valery Shturbabin ve yardımcısı Olexandr Torchuk'un bize çok faydası oluyor. İnanılmaz disiplinli bir koç ve eskrimdeki bu yükselişte milat onun gelişi oldu. Çok farklılar. Hem İbrahim Ahmed Acar, hem Enver Yıldırım, hem de bizim takımın çıkışı tesadüf değil. Çok yoğun idman yapıyoruz, onun döneminde günde 4 idman yapmaya alıştık. Fakat ne kadar sıkı çalışırsak çalışalım, kendime bakmayı seviyorum. Maçlara bile makyajsız çıkmam, illa fondötenimi, rimelimi sürerim! (gülüyor).
BARCELONA ÇIKMIŞ GİBİYDİ!
Altın madalya yolunda ilk kurada bize Rusya çıkınca biraz çekindik açıkçası.
Herkes "Şampiyonlar Ligi gibi" diye espri yapıyordu, Barcelona'yla oynayacak gibiydik. Fakat takımımıza Ukrayna'dan katılan Iryna Shchukla, doğal olarak Rusya'yı iyi tanıyordu, bize onları anlattı. Zaten maçlarda kaptanımız oydu. Rusları geçince özgüvenimiz yerine geldi. Sonra Belarus'u yendik, Iryna bize katılmadan önce de yendiğimiz bir takımdı. Daha sonra da Fransa'yı geçip altın madalyayı aldık.
TOKYO 2020 ÜSSÜMÜZ PENDİK OLACAK
Artık hedefimiz Tokyo, orada yer alabilmek için 3 sene çok sıkı çalışacağız. Takım halinde ilk 16'ya girmemiz halinde olimpiyatlara gidiyoruz, takımla gidenler ferdi olarak da yarışıyor. Onun dışında kota şansımız da var.
Bize verilen bilgiye göre; şu anda Pendik'te Olimpik bir merkez hazırlanıyor, yeni sezona yetişeceği söylendi. Eylül gibi tam konsantrasyonla hedefimiz ve çalışmalarımız Tokyo için olacak.
ZEHRA'NIN GÖZÜNDEN ESKRİMİN YILDIZLARI...
İREM KARAMETE: İrem Türkiye'yi olimpiyatlarda temsil eden ilk eskrimci oldu. Çok çalışkan bir sporcu... 1993 doğumludur, benden 4 yaş büyük. Rio 2016'ya giderek çok büyük bir iş başardı.
ENVER YILDIRIM: Erkeklerde stil olarak benim dikkatimi en çok çeken sporcu Enver'di, akrobatik hareketlerle puan almayı biliyor. Estetik bir stili var. Onun da başarısını bekliyorduk, madalya alması şaşırtıcı değil.
İBRAHİM AHMED ACAR: İbrahim'in en büyük özelliği çok soğukkanlı olması, hem Avrupa hem dünya şampiyonu olmasındaki temel neden bu... Peş peşe tuş alsa bile hiç heyecan yaptığını göremezsiniz. Ayrıca çalışma delisi, şampiyonluktan sonra antrenörü 3 gün izin verdi ama izni reddetti, çalışmaya devam etti.
ZEHRA KÖSE - MELİS SARIÇAM - DENİZ SELİN ÜSTÜNDAĞ
DENİZ SELİN'İN SIRRI KARAYİP KORSANLARI
U-23 Avrupa Eskrim Şampiyonası'nda altın madalya kazanan Kadın Kılıç Milli Takımı'nın bir başka üyesi Deniz Selin Üstündağ da ilginç bir şekilde eskrim sporuna başlamış. Deniz Selin,
"Karayip Korsanları filmini çok seviyordum, orada kılıçlar kullanılıyordu. İlgimi çekiyordu. Okulda bir tanıtım yaptılar ve epe branşıyla eskrime başladım. 2-3 hafta gibi kısa sürede de kılıç branşına geçtim. Şu anki gibi biraz daha heyecanlı şeyler istiyordum. 1,5 yıldır da Ankara'da Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi projesinde yer alıyorum. Bana imkan sağladığı için devletimize teşekkür ederim" dedi.
