Olay, 12 Eylül 2015 günü Horasan İlçesine bağlı Pirali Köyü Akpınar Mezrasında meydana geldi. Taksici Abdurezzak Erol otomobilinde 10 kurşunla vurulmuş halde bulundu. Jandarmanın cep telefonu görüşmeleri ve bölgedeki kamera kayıtlarını incelemesi sonucu Abdurrezzak Erol'un katil zanlısı olarak Orhan Fırat ve ona yardım ettiği iddia edilen 50 yaşındaki Derviş Yılmaz'ı gözaltına aldı. Abdurezzak Erol'u, eşi Gülten Fırat ile ilişkisi olduğunu öğrendiği için öldürdüğünü itiraf eden Orhan Fırat ve Derviş Yılmaz, tutuklanarak cezaevine konuldu. İki şüpheli hakkında 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Abdurezzak Erol ile Gülten Fırat'ın mesaj dökümleri de delil listesine eklendi.
ÖLDÜRDÜ CENAZESİNE KATILDI
Öldürdüğü Abdurrezak Erol'un uzaktan akrabası olduğunu anlatan Orhan Fırat, İstanbul'da lokanta işlettiğini, orada dini nikahla Tuba adlı bir kadınla evli olduğunu belirtti. Horasan'da eşi Gülten Fırat ve 2 çocuğunun yaşadığını anlatan Orhan Fırat, diğer eşi Tuba'dan da 2 çocuğu bulunduğunu belirtti.
Eşi Gülten'i beyninde tümör olduğu için İstanbul'a götürdüğünü anlatan Orhan Fırat şunları söyledi:
"İstanbul'da bir gariplik hissettim. Eşimin telefonu susmak bilmiyordu. Sorduğumda Horasan'daki komşuların aradığını bildirdi. Bir ara acil telefon açmam gerekiyordu. Gülten'den telefonunu istedim ama vermedi. Bunun üzerine GSM operatörüne ait bayiye gittim. Hem kendi telefonumu açtırdım, hem de benim üzerime olan eşimin telefonuna gelen mesajları kendi telefonuma yönlendirdim.
Onun telefonu adıma kayıtlı olduğu için Gülten'in telefonuna gelen ve gönderdiği mesajlar hem telefonuma, hem de bilgisayarıma düşmeye başladı. Karım Gülten'le Abdurrezak arasında ilişkiyi Erzurum'a gelmeden bir gün önce öğrendim. Hatta 'Orhan'la yatıyor musun? Sen gittikten sonra yatamıyorum' gibi mesajlar gördüm. Yanımda Müdür olarak çalışan Derviş Yılmaz'la İstanbul'dan arabayla Erzurum'a geldim.
İstanbul'da temin ettiğim bir başka hatla Abdurezzak'ı aradım. Müşteri gibi çağırdım. Maktul olay yerine geldi ve beni görünce şaşırdı. 'Abi senin ne işin var' dedi. Arabasına oturduk. Gönderdiği mesajları sordum. İtiraz etti. Bunun üzerine mesajların çıktısını gösterdim, okudum 'Bu numara senin mi, senin' dedim. Sonra tartıştık, 1-2 senedir eşimle ilişki yaşadıklarını belirtti. Hatta ilişkiye girdiklerini anlatınca kendimi kaybettim. Elini arabanın koltuğunun altına attığını görünce ben de ruhsatsız olan tabancamı çıkardığımı hatırlıyorum. Sonra İstanbul'a döndüm. Bu kez uçakla memlekete geldim ve cenazeye katıldım."
SON ÇOCUK SEVGİLİDEN
Mahkemede tanık olarak dinlenen Gülten Fırat ise Abdurezzak Erol ile mesajlaştığını doğruladı. Eşinin arada bir geldiğini 1-2 gece kaldığını anlatan Gülten Fırat, "Bana şiddet uyguluyordu. Benimle daha çok amcalarım ve Abdurezzak'ın ailesi ilgileniyordu. Onların sayesinde çocuklarımı büyüttüm. Orhan beni 8 yıl sahipsiz bıraktı, sonradan gayri resmi evlilik hayatı yaşadığı Tuğba ile bir oldu beni bu günlere düşürdü. Benim önceden maktul ile bir ilişkim yoktu, onun da bana karşı bir eylemi olmamıştı. Maktul ile mesajlaştığım doğrudur. Kendisinden kopmak istedim ancak kendisi yakamı bırakmadı. Son olarak dünyaya getirdiğim çocuk Abdurrezak'tan. Kendisi bir defa beni hastaneye götürürken bana arabada sahip oldu" diye konuştu.
İYİ HAL İNDİRİMİ ALMADILAR
Mahkeme, Gülten Fırat'ın beyanı üzerine yaptırılan DNA testinde çocuğun Abdurrezak'a ait olduğunu belirledi. Heyet, Orhan Fırat'ı 'kasten tasarlayarak insan öldürme' suçundan ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, Orhan Fırat'ın cezasını Abdurezzak Erol'un sanığın evli olduğunu bildiği halde gönül ilişkisine girdiği için maktulden kaynaklanan bu haksız fiile tepki olarak cinayeti işlediğini dikkate alarak tahrik indirimi ile cezayı 19 yıla düşürdü. Orhan Fırat'ı 'ruhsatsız silah taşımak' suçundan da 1 yıl hapis 900 TL adli para cezasına mahkum eden heyet, yardım eden arkadaşı Derviş Yılmaz ise 15 yıl hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti iki sanık için de iyi hal indirimi uygulamadı.
