Adem, 21 Haziran 2014'te İstanbul'da bir devlet hastanesinde doğdu. Onunla ilgili tek bilinen Etiyopya asıllı olduğuydu. Ailesinin ortadan kaybolması üzerine bir ay sonra mahkeme tarafından Aile Bakanlığı'nın korumasına alınması için karar çıkarıldı. Kararı veren hâkim çocuğa 'Adem Bilgili' adını koydu.
Adem, iki yıl sonra 'Gönüllüler Platformu'na ait Çocuk Evi'ne geldi. En fazla beş kişinin kaldığı bu evlerde her çocuk bir gönüllü tarafından iki haftada bir alınıp eve götürülüyordu. Fakat hem yaşının diğer çocuklardan küçük olması hem de farklı ten rengi sebebiyle Adem, gönüllü aile bulamıyor, yuvada kalıyordu...
Yurdun yöneticisi bu durum üzerine Gönüllüler Platformu'nun Yönetim Kurulu üyesi Hamide Bilgili'nin kapısını çaldı ve Adem için gönüllü aile olmasını rica etti. Hamide Bilgili, haftada iki defa Adem'i eve getirip vakit geçirmeye başladı. Birkaç ayın sonunda yurt yöneticisi ağzındaki baklayı çıkardı: "Küçük kızın da üniversiteye girdi. Sen artık çocuklarını büyüttün. Adem'i alsan olmaz mı?"
MERAKLI İKİ GÖZ
Hamide Bilgili, bu soru karşısında birkaç uykusuz gece geçirdiğini anlatıyor: "Artık çocuklar büyümüş, torun sevecek yaşa gelmiştik. Kızımız Zeynep 18, oğlumuz Yunus Emre 28 yaşındaydı. Kendi hayatlarımızla ilgileniyorduk ama böyle bir şeye nasıl 'hayır' denir ki? Çocuklarıma sordum. Kızım 'Zaten daha önceden almalıydık!' dedi. Oğlum, 50'li yaşlar temposundan 30'a düşeceğimizi söyleyerek zorlanacağımdan endişelendi."
Hamide ve Ahmet Bilgili çifti bir akşam otomobillerine binerek, Adem'i üçüncü çocukları olarak eve getirdi...
Ahmet Bilgili, tatlı bir alışma süreci yaşadıklarını söylüyor: "Gece önce bir minderin üzerinde uyuttuk. Sonra kendi aramıza aldık. Bizim de meraklı iki ufak göze ve siyah tene alıştığımız tatlı bir süreç oldu. Koruyucu aile olunca çocuk 18 yaşına gelene kadar bakmakla mükellefsiniz. Bir insan yetiştiriyorsunuz. Belki kendi çocuğunuzdan bile daha fazla özen göstermeniz gerekiyor çünkü o size Allah'ın bir emaneti."
Adem, yeni ailesine kavuşurken ortaya ilginç tesadüfler de çıkmış... Ahmet Bilgili anlatıyor: "İlk gece evrakı karıştırırken şaşkınlık içinde gördük ki çocuğun soyadı Bilgili! Adem'e koruma kararı çıkaran hâkim soyadını 'Bilgili' koymuş. Demek ki bu çocuğun kaderi bizde dedik."
EMMİOĞLU OLDU
Bilgili oğluna sarılırken, "Adem çok sempatik ve kendini sevdiriyor. Adana'daki ailemizi topladık. Torunlara 'Artık sizin 20. kuzeniniz. Rengi farklı olabilir ama dinimizde renk farklılığı zenginliktir' dedim. Kimse sorgulamadı. Hemen 'Emmioğlu' diyerek kabullendiler" diyor.
Adem'in tek sıkıntısı aşırı ilgi. Siyah birey olarak muhtemelen bu ilgi hayatı boyunca devam edecek... Anne Hamide Bilgili, oğullarını buna hazırladıklarını anlatıyor: "Kendine güvenli birey olarak yetiştireceğiz. Şimdiden başladık; saçları herkesinkinden güzel. Gözleri herkesinkinden güzel... Farklılığın güzellik olduğunu anlatmaya çalışıyoruz."
HERKESE TAVSİYE EDİYORUZ
Peki koruyucu ailelik çiftin hayatını nasıl değiştirdi? Ahmet Bilgili cevap veriyor: "Evdeki çalışmalarım yarıya indi çünkü oğlan sürekli oyun istiyor! Herkese tavsiye ediyoruz. Ama acı tatlı uzun sürece hazırlıklı olmalılar."
Eşi Hamide Bilgili de anne olmanın emek olduğunu yeniden hatırladığını söylüyor: "Çocuk bize güzellik getirdi. Size can yoldaşı oluyor, renk katıyor. Yalnızca hamileliği yaşamıyorsunuz."
Türkiye'de şu an 4218 aile yanında 5194 çocuk koruma altında. Bu rakamın, koruma kararı bulunan tüm çocuklar içindeki oranı yalnızca yüzde 27.
KİMLİĞİ ÇIKAMIYOR
Türkiye'de Adem'in durumunda bulunan yabancı uyruklu 35 çocuk var. Devletin koruması altındalar fakat vatandaş olmadıklarından nüfus cüzdanları yok. Adem'in de halen kimliği bulunmuyor. Ahmet Bilgili, "Etiyopya'dan gelme değil. Burada doğmuş. Yasal eksikliklerin tamamlanması gerekiyor" diyor.
Zeynep Bilgehan - Hürriyet
