Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Kokteyl Parti

Turgut Özal'ın "dört eğilimi ANAP'ta birleştirdim" lafı palavraydı...
Kamuoyunu ve de özellikle kendisine her an set çekebilecek olan bürokrasiyi "yatıştırıcı" bir seçim sloganıydı bu alt tarafı: 12 Eylül tokadından sonra nedamet getirmiş eski komünistler ve eski faşistler, aşırılıklarını törpülemiş eski dincilerle birlikte "liberal kapitalizm" uygulamak üzere biraraya gelmişlerdi...
Dört eğilim birleşmemiş, üç eğilim, dördüncü eğilim yararına kendi kendini dolaba kaldırmıştı.
İktidar elden gidince ortaklık ayrıldı. Liberaller ve dinciler AKP'ye, ötekiler de kendi "gettolarına" yani tarihin "giden evrak sepetine" döndüler.
İki gündür bakıyorum, kendi kendilerine CHP'yi kurtarmak görevi vermiş arkadaşlar sevinç içindeler: CHP de dört eğilimi birleştirmeye karar vermiş!
Bu partinin amigoluğunu üstlenen gazete de iftiharla takdim ediyor tabii: Bitmez tükenmez kurultaylardan bir tanesi daha sırada ya, dört eğilim yaz sıcağında bu kurultayda birleşecekmiş.
Nelermiş bu eğilimler?
Bir: Sosyaldemokrasi.
İki: Sosyalizm.
Üç: Sosyal liberalizm (ne demekse?)
Dört: Atatürkçülük.
Yahu bunu Mustafa Sarıgül de söylemişti, "Özal'ın bilmemnesiyle İnönü'nün bilmemnesini" birleştirip başımıza geçecekti...
Aslında yazı burada bitti, "hadi yürüyün be" deyip lafı kesmek gerekir ama köşe dolmadı, biz devam edelim:
Bu birleşme sonucu, Kılıçdaroğlu'nun vaat ettiği "yeni CHP" doğacakmış...
CHP yetkililerini ciddiye almıyoruz, fakat iki kadeh rakı içince Türkiye'yi kurtaran vatandaşlar gibi iki yazı yazınca CHP'yi kurtaranlar, bu eğilimlerin nasıl birleşeceğini de bize anlatmakla yükümlüdürler.
Sosyal liberalizm nedir? Deve midir, kuş mudur? Bunun neresi sosyalizmle bağdaşır? Peki sosyalizm ile onu ezmiş olan Atatürkçülük nasıl bağdaşacaktır? Bu çorbada sosyalizm mi ağır basacaktır, onun "sulandırılmış versiyonu" olan sosyaldemokrasi mi?
Bu zırvalıklarla CHP iktidara mı gelecektir?
Bu siyasi komedyada belki de tek sevindirici nokta, Kılıçdaroğlu'nun bu kokteylde "Kemalist faşizmi" dışlar görünmesi...
Ama buna da inanmayınız ve ciddiye almayınız: Müseccel faşistler CHP içinde sapasağlam duruyorlar. Çoğu, Kılıçdaroğlu'nun hemen yanıbaşında. Kimisi şimdi mebus!
Kılıçdaroğlu kendisini ciddiye almamızı istiyorsa bu kurultayda önce bunları temizlesin de görelim.
Temizleyemez. Tam tersine, Silivri kaçkınlarından yeni yeni adaylar gösterebilir... Asla güvenilir bir adam değildir siyasi açıdan, bunu da kaç kere kanıtlamıştır.
CHP, 1950 yılında ölmüş ama altmış yıldır gömülmemiş bir memur partisidir ve öyle dört değil kırk dört eğilimi de birleştirdim numarası yapsa bile, istediği yerden istediği "renkleri taşısa" bile seçimde alacağı oy oranı yüzde 20'nin belki biraz üstü, belki biraz altı olacaktır. Hiçbir serbest seçimi kazanmamıştır, "fıtratında" seçim kazanmak diye bir şey yoktur, öyle "dizayn" edilmemiştir çünkü.
Hiçbir şekilde de iktidara tek başına dönmesi söz konusu değildir. İnsana da bu sıcakta nefes tükettiriyorsunuz yahu, oğlum bakın gidin! Tövbe tövbe...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA