Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERSİN RAMOĞLU (GÜNEY)

Adalet yürüyüşü bahane yeni darbe planı şahane

Bir adam,
Bir parti genel başkanı,
Ana muhalefetin başı düşünün;
İftira atıyor, yalan söylüyor.
Niye söyler, nasıl söyler?
Siyaset bu mudur yani?
Mikrofonu eline alıp 'Ben namuslu adamım' deyip meydan okuyan, sonra da iddiası yalan çıkan biri ne yapar?
Ne yapması lazım?
Önce utanmalı değil mi?
Ardından da özür dilemeli…
Tabii en asili istifa etmesidir ya…
Hiçbirini yapmazsa hatta yeni yalanlar piyasaya sürerse…
O adama namuslu demek mümkün mü?
Ona 'yazıklar olsun' demeli…
'Kalıbından utan' demeli…
Yanlış mıyım?
CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu milleti kışkırtmak ve yürüyüşe kılıf bulmak için, Erdoğan'ın yargıya talimat verdiğini söyledi önce…
Hatta "Senin hükümetinin mahkemelere genelge gönderdiğini, talimat verdiğini ben ispat edersem görevinden onurlu ve namuslu bir insan gibi istifa edecek misin? Ben ispat edemezsem siyaseti bırakacağım" dedi mi?
Dedi; demesine de…
'Yargıya talimatın belgesi' diye gösterdiği evrak dilekçe çıktı.
Bir suç duyurusu yani.
Peki o ne yaptı?
Tabii işi pişkinliğe vurdu…
Cumhurbaşkanı o dilekçe ile kendisine iftira atan CHP'li Barış Yarkadaş'ı savcılığa şikayet etmişti.
Kılıçdaroğlu ise evraktaki 'suç duyurusu' ve 'arz ederim' ibarelerini görmesine rağmen yalan iddiasını sürdürdü.
Gürlediği gibi dediğini ispat edebildi mi?
Hayır.
Siyaseti bıraktı mı?
O da hayır.
Ya namus meselesi?
....

***

Son yalanı da bir âlem…
Bu kez de "CHP Milletvekili Enis Berberoğlu yargılanırken cezaevinde kendisi için oda hazırlandı" dedi.
Tabii o iddia da boş çıktı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ yalanını anında yüzüne çarptı.
Bir akıllı adamı yok mu?
Ona 'yalan söyleme' diyecek?
Adam bi de 'namusluyum' diyor.
Bakan Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun bu iftirayı vatandaşı tahrik etmek için ortaya attığını söyledi.
KK'nın yalanlarını Gezi medyası da belge haline getiriyor.
O palavralar Cumhuriyet, Sözcü ve Hürriyet gibi gazetelerde koca puntolarla yer buluyor.
Bu iyi; söz uçar yazı kalır nasılsa.

***

15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, başbakanlığa Kemal Kılıçdaroğlu getirilecekti.
Ama millet darbeyi püskürttü.
Kemal ortada kaldı.
Ondan sonra da çıldırdı.
İktidar umudunu hepten kaybetti.
Şimdi yeni yalan ve iftiralarla darbeye zemin hazırlıyor.
Yürüyüş ikinci bir Gezi'ye dönüşecek.
Ona uğraşıyor.
PKK yanında, Abdüllatif Şener yanında, Fetullah Gülen ve adamları da yanında…
Sorsan adalet için yürüyor.
Vallahi hikaye.
Sakarya-Kocaeli-İstanbul hattına gelince gerginliği artıracaklar.
Bakmayın 12 maddelik genelgesine.
Darbe istiyorlar darbe.
Yalanlar da tezviratlar da bunun için.
Enis Berberoğlu'na gizli belgeleri FETÖ'nün medya imamı Ekrem Dumanlı gönderdi.
Kurye kimdi?
Ekrem Dumanlı ile görüşenlerden biri de Kemal Kılıçdaroğu idi…
O olma ihtimali yüksek.
Milli iradeye karşı suç işleyen birinin 'adalet' için yürüdüğüne inanmak mümkün mü peki?
Bence değil.
O yürüyüşü 'Derin NATO' planladı.
Maksat Gezi benzeri bir ayaklanmayla yeni bir darbe yapmak…
İş de Kılıçdaroğlu'na havale edildi.
Adalet madalet hikâye yani…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA