Daha önce de bu köşede dile getirmiştik. İzmirliler, İzmir'de doğan, İzmir'de büyüyen ve dünyanın sayılı borsaları arasına giren, 2011 yılı işlem hacmi 440 milyon liraya ulaşan, vergisini İzmir'de ödeyen, kentin değeri haline gelen Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nın (VOB) İstanbul'a götürülmek istenmesine haklı olarak karşı çıkıyorlar. Bu karşı çıkışı, kentin tüm kurumları, yerelde etkin aktörlerin tümü, fikri bir ayrım göstermeksizin neredeyse siyasi partilerin tüm temsilcileri, kentliler ile paylaşan noktada duruyor.
VOB'un en büyük ortaklarından Türkiye Odalar Borsalar Birliği'nin Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, geçtiğimiz günlerde Egeli Sabah'a verdiği özel röportajda, bu konuda İzmir'e destek verdi, İzmirliler'in haklı olduğunu dile getirdi. Uzun süredir tartışması sürdürülen konu, dün yeniden İzmir'de gündeme geldi. Ege İhracatçı Birlikleri'nin daveti ile İzmir'e gelen İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın İzmirli Başkanı İbrahim Turhan, VOB ile mutlaka birleşmek istediklerini belirterek, "Birliktelikte kimsenin hakkı yenmeyecek. İzmir bu işten en ufak zarar görmeyecek" demiş. Dileriz öyle olur. Ama taraflar ile bir masayı oturmadan ve İzmir'i ikna etmeden, bu konuşmaları kamuya açık alanlarda, böyle rahat dillendirmek, bana çok doğru gelmiyor. Bu tutumu açıkçası sorumluluk açısından da, biraz eksik buluyorum. İMKB'nin İzmirli Başkanı İbrahim Turhan da, gazeteci kimliğimle ifade ettiğim bu sade sitemime belki katılmayacaktır. Olabilir, saygı duyarım. Ama şurası bir gerçek ki, İzmir'e ciddi değer katan bir kurumun İMKB ile birleştirilerek yok edilmesi ve esas olarak İMKB'nin büyütülmesi, tamamen siyasi iradenin kararıyla olabilecek bir iş. Böyle bir süreçte öne çıkan İMKB olmasına rağmen, buna karar verecek, hayata geçirecek, yine siyasi iradedir. Bu olacaksa, hükümetin kararıyla gerçekleşecektir. Yani bu konuda, VOB'un tüm ortaklarıyla bir plan dahilinde masaya oturmadan, İzmir'in somut kazançlarını ortaya koymadan, erken konuşmak doğru değil gibi.
En iyisi VOB'a ilişkin alınmış somut bir karar varsa, bırakalım da uygun bir zamanda, bunu önce hükümeti temsilen, bu konulardan sorumlu Bakan Ali Babacan açıklasın.
