Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Değişim...

Yeni yıla, 'yeni ve temiz' bir sayfa ile başlama fikri insanı heyecanlandırıyor...
Yürümeyen şeyleri değiştirmek, daha organize ve hesaplı olmak, kendimize daha iyi bakmak gibi şeyler için yeni hedefler koyuyoruz.
İster ilişkilerinizi ve kariyerinizi geliştirmek isteyin, ister korkularınızın ve takıntılarınızın hapsinden kurtulmak...
Ya da hayatınızdaki stresi idare edemiyorsanız, motivasyonunuz yetersizse ve yeni yıl kararlarını verdiğiniz gibi bırakıyorsanız; sizde bir terslik yok.
Sadece insansınız!
Ve sadece insan olmanın getirdiği fonksiyonsuzlukları yaşıyorsunuz.

KENDİNİZİ ANLAMALISINIZ
Belki koşullarınız; duygusal enerjinizi ve kendinize olan inancınızı gün geçtikçe tüketiyor.
Belki kendinizden talepleriniz ile hayatın sizden talepleri arasındaki farkı fark etmeniz gerekiyor.
Belki mutluluğa nasıl sahip olacağınız hakkındaki görüşleriniz sizi daha mutsuzlaştırıyor.
Ya da o güzel yüzünüzün ardında gizli beyniniz ve düşünce şekliniz; olmak istediğiniz insan olmanızı zorlaştırıyor.
İhtiyacınız olan; kendinizi daha iyi anlamanız için daha net ve tarafsız bir bakış açısı geliştirmektir. Zihninizi daha esnek ve yapıcı bir şekilde şekillendirebileceğiniz, limitlerinize sıkıştıkça esneyebileceğiniz yolları öğrenmek ve uygulamak gerekiyor.
Değişim, bir yılbaşı sabahı karar verilip uygulanacak bir şey değil. Hayat boyu sürecek günlük ve ısrarlı bir pratiğin sonucu kazanılan zor bir yetenek.
Ama bir o kadar da tatminkar bir tecrübe.
Kendi düşüncelerinizi kontrol edebilme esnekliğini yakaladığınız zaman pek çok küçük küçük sorun gözünüzdeki önemini yitiriyor.
yüz ifadenizi yumuşatın
Seminerlerimde sıkça sözünü ettiğim küçük bir öneriyi sizinle de paylaşmak istedim.
Kendi üzerinizde uğraşabileceğiniz birkaç nokta...
Ciddi sorunlarla sıradan sorunları birbirinden ayırabilme yeteneğini geliştirin ve hepsine benzer şekilde tepki vererek kendinizi yıpratmayın.
Hep haklı olma ihtiyacınızı biraz törpüleyin. Bu, savunduğunuz konudan vazgeçmeniz anlamına gelmiyor. Sadece kendi görüşünüzü sürekli savunma ihtiyacınız olması gerekmiyor.
Bedeninizin asıl ihtiyaçlarına karşı koymayın. (Uyku, düzenli beslenmek ve gerilen kasları rahatlatmak gibi.)
Yüz kaslarınızın gerildiğini fark ettikçe gülümseyin. Bunu yapmak zorunuza gidiyorsa, yarım gülümseyin. O da zor geliyorsa, yüz ifadenizi yumuşatmayı alışkanlık edinin. Hiçbir gerekçe olmadan gülümseme, sadece hoş bir fikir değil; daha iyi bir yaşam için bilimsel olarak defalarca doğrulanmış bir stratejidir.
Her sabah uyandığınızda sizi gülümsetecek bir sebep olması dileği ile...
Mutlu yıllar!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA