Sinema eleştirmeni, köşe yazarı, röportajcı Ömür Gedik; başlarda hayvan hakları ve sosyal sorumluluk projeleri için şarkılar söylüyordu...
Sesi kötü olmasına rağmen yardım projelerinde yer aldığı için eleştirilmiyordu, hatta sanatçılardan düet desteği görüyordu.
Meğer Gedik'in asıl amacı; şarkıcı olmakmış.
49. Altın Portakal Film Festivali'nin açılış törenindeki kötü performansı, törenin bile önüne geçmişti.
İlk defa Altın Portakal'da sinema yerine bir gazetecinin kötü şarkıları konuşulmuştu.
Ancak Gedik, sosyal medyanın espri konusu olmasına rağmen inatla şarkı söylemeye devam etti.
En son Okan Bayülgen'in programı 'Dada Dandinista'da söylediği 'Hey Onbeşli' türküsü alay konusu oldu. O kadar çok konuşuldu ki, Twitter'da TT oldu.

'TWEET'LERLE YAŞIYORUM'
İnsanlar Gedik'in inatla şarkı söylemesine şaşırıyor ama o bulunduğu noktadan çok memnun. Çünkü Gedik, iyi ya da kötü hiç fark etmez; günümüzde asıl başarının çok konuşulmak olduğunu keşfetti.
Dikkat edin; röportajlarında da hep tartışma yaratacak fotoğraflar veriyor, insanlar dalga geçiyor ama hep o konuşuluyor.
Elbette bu çok konuşulmanın da sürekliliği olması gerek. Yoksa anlık çok konuşulur olmanın hiçbir getirisi yok.
Türkiye ne de olsa, çok konuşulup iki günde unutulan ünlüler çöplüğü...
Gedik'in asıl başarısı da sürekli konuşulacak bir şeyler yapması. Eğer bir programda kötü şarkı söylemiyorsa; tartışılacak tweet'ler atıyor.
Arada iniş çıkışları olsa da Gedik, bir şekilde çok konuşulmayı başarıyor.
Gedik çok enteresan bir vaka, bazen köşe yazısında yaptığı bir hatayla bile Twitter'da gündeme gelebiliyor.
Çok gündemde olduğu için Gedik, TV programlarının da vazgeçilmez konuğu oluyor. Özetle, Twitter'dan eleştirenler, dalga geçenler; aslında Ömür Gedik'i sizler var ediyorsunuz. 'Alkışlarınızla yaşıyorum' sözünün günümüz versiyonu; 'tweet'lerinizle yaşıyorum.' Bunun en şaşırtıcı örneklerinden biridir Ömür Gedik.