2012 Londra Olimpiyatları, 2020 Olimpiyat Oyunları için resmen adaylığını duyuran Türkiye'nin vakit kaybetmeden, her bir yönüyle izlemesi gereken büyük bir spor olayı. Olimpiyatların başta ABD ve Avrupa ülkeleri için ne kadar büyük bir anlamı olduğunu, salı günü taşıma şerefine ulaştığım Olimpiyat Meşalesi ile çok daha iyi anlamış bulunuyorum.

Olimpiyat Meşalesi'nin geçtiği ve geçeceği İngiltere'de binlerce köy, kasaba ve şehir büyük bir heyecan yaşıyor ve yaşatıyor.
Denen o ki, İngiltere Olimpiyatlar için yaklaşık 10 milyar sterlinlik bir yatırım yapıyor. Uzun vadede İngiltere'nin Londra Olimpiyatları'nda kazanacağı paranın harcadığı miktarı katlaması bekleniyor.

Meşale yolculuğu sırasında geçilen şehir, köy ve kasaba topyekün bu olaya kilitleniyor. 1 yaşındaki bebekler, 90 yaşındaki nineler, dedeler, gençler, öğrenciler, engelliler kısacası tüm halk yollara dökülüyor, dakikalarca meşalenin önlerinden geçmesini bekliyor ve meşale taşıyıcısını alkışlayarak, o anı ölümsüzleştirecek fotoğraflar ve videolar çekiyor.

Olimpiyat heyecanı herkesi sarmış durumda, öyle ki meşale taşıdığım York şehrinde kaldığımız otelde sabah servis yapan garson yanıma yaklaşıyor ve 'Biliyor musunuz' diyor, 'Dün sabah meşale benim evimin önünden geçti.

Bakın videosunu çektim. Bir daha böyle bir olay yaşamayacağım, unutulmaz bir anım oldu' diyor.

Olimpiyat Meşalesi 27 Temmuz'da Londra'ya ulaşıp da stadyumdaki ateşi yaktığında, 26 dalda yarışacak olan 200 ülkeden 10 binin üzerinde sporcunun büyük mücadelesi de başlayacak.

Londra'da 26 spor dalı için 34 yeni tesis kuruluyor ve satışa çıkacak bilet sayısı 7.6 milyonu buluyor.
Bugün size az yazı ve çok fotoğrafla bir ülkenin Olimpiyatlar'a ramak kala yaşadıklarından kesit sundum.
Bizim de ülke olarak acilen bu heyecana, bu Olimpiyat ruhuna ihtiyacımız var.