Ünlü marka Fendi'yi kuran ailenin şirkette çalışan tek ismi Silvia Venturuni Fendi ile hafta sonu gerçekleşen İstanbul Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali için Osmanlı sanatı uzmanı Serdar Gülgün'ün evinde verilen yemek sırasında tanıştım. Silvia Fendi, 1925'te bir aile şirketi olarak İtalya'da kurulan Fendi'ye 1994'te katılmış. Şirket 2001'de Louis Vuitton'un da içinde yer aldığı LVMH tarafından satın alındıktan sonra da marka için çalışmaya devam etmiş.
"Satış sözleşmesinde benim şirkette kalacağıma dair bir madde yoktu. Tabii ama hâlâ şirkette ışıkları en son ben kapatıp çıkıyorum" diyerek Fendi'nin Kreatif Direktörlüğü görevini gruptan gelen istek üzerine yaptığının altını çizmeyi ihmal etmiyor. Fendi ailesine, modada birçok başarılı çıkışın yanı sıra, Karl Lagergeld gibi bir moda efsanesini 50 yıl marka için çalıştırma başarısını gösterdiği için bugün hâlâ alkış tutuluyor. Silvia Fendi, markanın erkek koleksiyonu bir yana, imzasını attığı markanın 'it bag' dediği çantası 'Baguette'nin başarısıyla her daim konuşulan bir isim.
Silvia Fendi, Türkiye'ye gelmekten dolayı bir hayli mutlu. Çocukken ailesiyle bir kez tatil için geldiğini ama hiçbir şey hatırlamadığını anlatıyor. İstanbul'da olmaktan dolayı büyülenmiş gibiler. Yanında iki kızı var. Bir mücevher tasarımcısı olan Delfina ve Londra'da üniversitede okuyan küçük kızı Leonetta. İstanbul'a gideceğini duyan dostları bir hayli şaşırmış. Türkiye'deki artan terör olaylarından ve patlamalardan dolayı İstanbul'a nasıl gittiğini sorgulamışlar ve hatta, "Bir de iki kızını da mı götürüyorsun" diye tepki göstermişler. "Ama" diyor Silvia Fendi, "Ben de kızlarım da geldiğimiz için çok mutluyuz. İstanbul'u çok merak ediyorduk. Bugün sadece Türkiye'de olmuyor terör. Vatikan'dan dolayı Roma'ya da tehdit var. Seyahatimi bunu düşünerek şekillendiremem ama evet havaalanlarında tedirgin oluyorum ve mümkünse bagaj vermeden hızlıca çıkmak istiyorum."
Dün bu satırları yazdıktan hemen sonra İstanbul Vezneciler'de polis araçlarına yönelik olduğu düşünülen bomba haberleri gelmeye başladı. Bomba patlatarak, masumları katlederek bir sonuç alacağını düşünenler herhalde büyük bir yanılgı içinde. Allah hepimizi korusun ve evet terörün nerde ne zaman meydana geleceği de artık hiç belli değil. Neyse ki Türkiye dostu güzel insanlar bunu düşünerek, ülkemize gelmeye ve destek vermeye devam ediyor.
İstanbul 74'ün kurucusu Demet Müftüoğlu Eşeli ve film yapımcısı eşi Alpan Eşeli'nin 6 yıldır İstanbul'da gerçekleştirdiği festivale bu yıl kendi dallarında birbirinden başarılı isimler katıldı. Sanatçılar, mimarlar, yönetmenler, oyuncular, modacılar arasında 6 aylık bebekleriyle gelenler dahi vardı.
Hafta sonu İstanbul'da gerçekleşen festival, Türkiye'yi uluslararası arenada layıkıyla temsil edip, tanıtan bir etkinliğe dönüştü diyebilirim. Ücretsizdi. Ufkunu genişletmek isteyen, böylesi ünlü isimleri dinleyip, tanışma şansı elde edebilecek herkese açıktı.
