Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RASİM OZAN KÜTAHYALI

Entelektüeller ve anti-entelektüelizm

Değerli hocam Şükrü Hanioğlu dün yine kıymetli bir makale yayınladı bizim gazetede. Türkiye'deki kronik "entelektüel karşıtlığı" meselesinin hem CHP hem DP geleneğindeki akislerini anlattı.
Entelektüel tradisyonları zaten çok zayıf olan bir ülkede bir de anti-entelektüelizm yapmak gelecek nesillerin toplu katliamı gibi bir olaydır...

***
Türkiye'nin toplumsal ve siyasal sorunları konusunda kalem oynatan, dil döken bazı kamusal figürler (public figure) var ve hep oldu bu ülkede. Fakat Hanioğlu'nun dediği gibi evrensel örnekleriyle kıyaslanabilecek kamusal entelektüeller (public intellectual) bu ülkede hiçbir dönem yaratılamadı. Bol bol entelektüel görünümlü şarlatanlarımız oldu ama hakikileri hiç olmadı. Şu anda da bu alanda dev bir boşluk var. Entelektüelsiz bir çağdaş toplum olabilir mi? Türkiye bunu nerdeyse "başarmak" üzere...
***
Nedenlerini ayrıca tartışmak gerekir ama elit ve entelektüel kabul ettiğimiz sınıf konusunda Türkiye küresel sıralamada feci derecede geri bir ülkedir.
Bizim ülkede cahil futbolcu eskilerinin bile kimi ünlü profesörlerden çok daha zeki ve analitik olabildiğine defalarca şahit oldum. Bu konuda orta vadede bir umut da gözükmüyor açıkçası. O yüzden Şükrü Hanioğlu gibi isimlerin kıymetini bilelim diye yazıp duruyorum...
***
Bazı memleketlerin entelektüelleri ile geniş halk tabakaları arasında çok büyük bir beyinsel uçurum vardır.
Kültür ve bilgi seviyesindeki fark havas ile avam arasında o kadar yüksektir ki o ülkelerin havas zümreleri tepeden bakan bir dille halklarını aşağılayabilirler. Mesela Pakistan böyle ülkelerden biridir...
***
Ne olursa olsun, insanları aşağılamak ayıp ve çok çirkin bir davranıştır ama o ülkelerde en azından böyle bir hegemonik tavrın gerçekçi zemini vardır.
Türkiye'de bu zemin de yoktur. Yıllar evvel milletvekili Burhan Kayatürk'le beraber Pakistan'a gitmiştim. Ziyaret ettiğimiz parlamentoda bir siyasetçi Oxford İngilizcesiyle bize Pakistan'daki belli elit okulları ve oradan çıkan insanların küresel seviyede elde ettiği büyük başarıları teker teker sıralamıştı. Hakikaten Türkiye'nin çok ilerisinde bir tabloydu bu.
Zaten rakamlar da bunu söylemektedir...
***
O parlamenter tam Pakistan elit ve entelektüel sınıfının başarılarıyla övünüyordu ki o ortamdaki diğer bir siyasetçi Hint aksanlı bir İngilizceyle ve iğneli bir espriyle araya girdi ve...
"Tabii bu arada Pakistan halkının yüzde 50'sinin okuma yazma öğrenecek imkânlara bile sahip olmadığını söyleyelim değil mi dostum?" dedi...
***
Öbür parlamenter hiç bozuntuya vermedi ve bu gerçeği es geçip Oxford aksanıyla gurur dolu konuşmasına devam etti.
O yüzde 50 zaten kendisi için yok hükmündeydi...
***
Mısır ve İran aydınları ile avam zümresi arasındaki fark da Pakistan'daki kadar dramatik olmasa da benzer şekildedir.
Arap ve Fars aydınları da hem bilim hem sanat hem de diğer alanlarda küresel seviyede Türk aydınlarından çok çok daha ileridedir. Mukayeseli olarak bakıldığında Türk entelektüel sınıfı Arap, Fars ve Pakistanlı muadilleriyle bile kıyaslanamayacak kadar berbat durumdadır. Batı ülkeleri ile kıyaslamaktan zaten bahsetmiyorum...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA