Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Tersine beyin göçüne hazır mıyız?

Önce özel sektörün eğitimde uyguladığı fahiş fiyatları yazdım. Dün de devlet okullarındaki öğretmenlerin alan bilgisi yetersizliğini… Peki, ya üniversiteler? Şimdiki haliyle YÖK'ün Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu zıplamaya hizmet etmesi mümkün mü?
Soruyu, insan kaynağımız üzerinden dönüştürerek soralım; tersine beyin göçüne hazır mıyız? En iyi beyinlerimizi yurtdışına kaptırmışken bu insanlarımızı geri çağırsak, acaba onlara özen gösterebilecek, onlardan hakkıyla yararlanabilecek miyiz? Üniversitelerimiz böylesi bir tersine göç için hazır mı?
Bundan yarım asır önce davul zurna eşliğinde Avrupa'ya pazu gücü gönderiyorduk. Beyin gücümüzü değerlendirecek yapılardan mahrum idik bu yüzden Batı'ya göçtüler. Yıllar boyu onları geri çağırdık, durduk.
Tersine beyin göçü söylemine kanıp dönenlerin çoğuna, hayatı zindan ettik. Üniversitelere sokmadık, kamuda yer vermedik, özel sektörde itibar etmedik. Ancak bu beyinlerimizin bulundukları coğrafyalardaki başarılarıyla övündük, durduk.
Özellikle kayıp yıllar 90'larda; Amerika veya Avrupa'daki bilim, teknoloji merkezlerine her ziyaretimde, Türkiye'den parlak beyinlerin yaptıklarını görür; onlara gereken ortamı sunamadığımız için hayıflanırdım.
Son 10 yıldır bu durum değişiyor. Tersine beyin göçü, slogan olmaktan çıkmaya başladı. Geri dönenler var fakat bunların mutlu oldukları söylenemez. Ben, beyinlerimizin geri dönüşüne "gerek şart" gözüyle bakmıyorum. Zira bu sayede dünyaya insan ekiyoruz. Ancak nitelikli beyinlerimizin tamamı olmasa da %80'inin geri gelmesini "yeter şart" görüyorum. Çünkü onlara ihtiyacımız var.
Tersine beyin göçünün nicelik teşvikleri, yetersizdir, arttırılmalıdır. Fakat bu göçün hem "beyine" hem de "ülkeye" üst düzey yarar sağlayabilmesi için, nitelik teşvikleri gerektiğini savunuyorum.
Niteliğe yönelik teşvikler; "vasat akla" göre tasarlanmış yasa, yönetmelik, mevzuatlar taranarak oluşturulabilir. En basitinden dâhileri ülkede tutacak sistemler geliştirilebilir.
Somut öneri; 9 yaşında üniversiteye girmek, 12 yaşında profesörlük, pekâlâ "mümkün" olabilmelidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA