Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FERHAT ÜNLÜ

Türkiye’nin dış politika koşusu

"Anayasa, Cumhurbaşkanı'nı yürütmenin başı olarak görüyor. Bu seçimden sonra sorumluluklar daha da farklı olacak. Protokol Cumhurbaşkanı değil, terleyen, koşan, koşturan Cumhurbaşkanı..."
Yukarıdaki cümleler, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak'ın 8 Nisan 2014 tarihli yazısından alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cümleleri bunlar. Böyle demişti Erdoğan, henüz Türkiye tarihinin millet tarafından seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olmadan önce.
O dönemin politik atmosferini birkaç cümleyle hatırlatalım. 17-25 Aralık sürecinin ertesinde FETÖ -o zamanki adıyla Paralel Devlet- devlete karşı açtığı savaşın ilk muharebesini kaybetmiş. 30 Mart 2014 yerel seçimleri, yüzde 45,60 ile açık ara AK Parti'nin lehine neticelenmiş çünkü.
Erdoğan, 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminden yüzde 51,79 ile galip çıktığı ilk günden bu güne 'terleyen, koşan, koşturan bir Cumhurbaşkanı' olduğunu sadece Türkiye kamuoyuna değil, dünya kamuoyuna da gösterdi.
2017'deki yurtdışına gezilerine sondan geriye doğru bir göz atalım. (Kaynak: Cumhurbaşkanlığı'nın internet sayfası.)
3 Mayıs 2017: Rusya, 30 Nisan 2017: Hindistan, 10 Mart 2017: Rusya, 28 Şubat 2017: Pakistan, 14 Şubat 2017: Katar, 13 Şubat 2017: Suudi Arabistan, 12 Şubat 2017: Bahreyn, 25 Ocak 2017: Madagaskar, 24 Ocak 2017: Mozambik, 22 Ocak 2017: Tanzanya.
Bu ziyaretlerden bir kısmında -Rusya ve Hindistan ziyaretleri buna örnek- Erdoğan'a; Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan da eşlik etti. Akar ve Fidan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Erdoğan'ın 16-17 Mayıs'ta ABD'de Başkan Donald Trump'la yapacağı görüşme öncesinde cuma günü ABD'ye gittiler.
Türkiye tarihinde yurtdışına bu kadar sık giden, Putin gibi 'dostum' dediği devlet başkanlarıyla görüşüp genelde ekonomi, bölgesel sorunlar, savunma ve istihbarat, spesifik olarak da Suriye, PYD ve FETÖ/PDY konularında böylesine kapsamlı mekik diplomasisi yürüten bir başka Cumhurbaşkanı yok. Yurtdışı ziyaretlerinin, kalabalık üst düzey heyetlerle yapılmasının da tarihimizde örneği yok. Erdoğan, yalnızca kendi deyimiyle 'koşmakla kalmıyor, devletin üst kadrolarını da koşturuyor'.

YOĞUN TRAFİK BÜYÜK YANKI UYANDIRDI
Bu yoğun trafiğin; sadece gidilen ülkelerde değil, Türkiye'yi dikkat ve tedirginlikle izleyen Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere dünyanın önemli ülkelerinde de büyük yankı uyandırdığı vakıa. Biz sadece Hindistan basınındaki yansımalarını vermekle yetinelim:
Indian Express: "Delhi yönetimi, yoğun çalışmalarla Ankara ile iş birliği alanlarını genişletmeye hazırlanıyor."
The Times of India: "İki ülke halkları arasındaki iletişimi ve ekonomik ilişkileri geliştirmek, Hindistan ve Türkiye arasında gelecekte kurulacak stratejik iş birliğinin temelini oluşturacaktır."
Öte yandan Cumhurbaşkanı'nın, gittiği Afrika ülkeleri başta olmak üzere her ülkede Türkiye'nin FETÖ'yle mücadelesine destek verilmesini istediği de malum. Hindistan gezisinde de şöyle dedi Erdoğan: "Dost Hindistan'ın, alacağı önlemlerle FETÖ'yü ülkesinden tamamıyla çıkaracağını umuyorum."
Erdoğan'ın dile getirdiği Türkiye'nin bu haklı taleplerinin Afrika ülkelerinden başlayarak pek çok ülkede sonuç vermeye başladığını da söyleyebiliriz. Bunun sebebi, sorunların en üst makamca dile getirilmesi. 'Terleyen, koşan, koşturan' bir Cumhurbaşkanı tarafından... Türkiye'nin 2017'nin ilk yarısındaki dış politika koşusunun konsantre özeti bu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA