Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BÜLENT TİMURLENK

Sezonun Z raporu

Şampiyonluk için ben, sen, o yeter mi? Ev mi kurmak zor kadro mu? Büyük futbolcu olmak için kaç kupa kazanmak gerekir? Bir stadyuma veda ederken kaybettiğimiz nedir? Biraz futbol biraz hayatla sezonun Z raporu...

KADRODA BUZDOLABI HANGİSİ?
Futbolda kadro kurmak biraz evi tutup döşemek gibi aslında. Her evin sahibinin bütçesi kadar güzel döşeniyor elbette ama olmazsa olmazlar hep aynı. Buzdolabı olmadan kurutma makinesi olmayacağına göre iki kaliteli golcün varken sıradan iki stoperin de olmamalı bu oyunda. Yeni evin eksiği bitmez derler. Önce sahadaki 11'in omurgası: kaleci, stoper, orta sahayı süpüren, takımın futbol aklı ve topu rakip kaleye vuran santrafor. Buzdolabı, yatak, koltuk, çamaşır makinesi ve ocak gibi... Elbette bir de komşularla iyi geçinen ev sahibi olmak var. Bu ev bu sezon bizim ligimizde Beşiktaş'tı. Şenol Güneş, mikrodalga ve kurutma makinesinin derdine yine düşmedi. İhtiyaçlar belliydi, evi arada bir havalandırmak gerekti ve yine mutlu son...



"BİZ" OLAMADIKTAN SONRA

Savaşta düşmanı yenmek için önce içerden parçala demek için yüksek rütbeli bir subay olmaya gerek yok. Her takım oyununda olduğu futbolda da teknik adamından futbolcusuna, masöründen malzemecisine herkesin soyunma odasında birbirine güvenmesi ve inanması gerekli. Chelsea'de Jose Mourinho'nun sonunu hazırlayan entrikaların tam tersi bu sezon Antonio Conte önderliğinde yaşandı Chelsea'de ve hikaye mutlu sonla bitti. Manchester City'nin dev kadrosu, Pep Guardiola ile içerden parçalanırken, milli takımlar düzeyinde biz de uzun ve ibretlik bir hikaye yazdık. Ne takımın kalitesi ne tarihi ne teknik adamın taktik zekası... İçeride "Biz" olamadığınızda sahada "Ben, sen ve o"yu paramparça ediyorlar bu oyunda...

KAÇAN BALIK HEP Mİ BÜYÜK OLUR?
Uzun yıllar kullanacağınız ev eşyalarının garanti sürelerini ek ücret ödeyerek uzatanlardan mısınız? Kiraladığınız evi "En az dört yıl otururum" deyip ona göre masraf yapanlardan mısınız? Cevap evet ise kulüp başkanı olsanız elinizdeki değerli kabul ettiğiniz futbolcularla uzun vadeli kontrat yapar, süre kısaldığında da sözleşmeyi uzatırsınız. Yapmasanız ne olur? Örneğin Galatasaray'ın son 16 yılda gelenler başınıza gelir. Emre Belözoğlu'yu Inter'e kaptırır, 100 bin dolar ödeme yapmadınız diye Ribery diş fırçasını da alır kaçar ve "Gelecekte en az 50 milyon euro" eder dediğiniz Bruma'yı aldığınız paraya satar, kasaya para koydum diye avunursunuz. Sonuçta kimse buzdolabını üç yılda bir yenilemez, onca masraf yaptığı evden de bir yıl sonra ev sahibi tarafından çıkartılmaz, çıkartılamaz değil mi?



FRANCESCO TOTTI'DEN AL PACINO'YA
İlk romanı, albümü, filmi muhteşem olan ama kariyeri boyunca bu ilki aratan sanatçılar hepimizi hayal kırıklığına uğratır. Peki sevmez miyiz onları? Severiz elbette. Peki en çok kupa kazanan futbolcu en büyük futbolcu mudur? Francesco Totti, 65 bin taraftarını bir saat boyunca ağlatarak ettiği vedasında bize bunun cevabını verdi. Çeyrek asır boyunca her maça gittiğinde gördüğün adam hayatının bir parçası olmuştur ve ortada kupalardan daha çok samimiyet vardır. Sizce de Al Pacino'nun bazı filmlerinin senaryosu facia değil mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA