Ümitköy Huzurevi sakinlerinden Saadet Akan (88) ise Samanpazarı'nda dünyaya gelmiş… Halis muhlis Ankaralı… Tüm hayatını hasta annesi ve öksüz kalan kardeşlerine adamış, ömrünün büyük bölümü hastane odalarında yaşam mücadelesi veren sevdiklerinin başında beklemekle geçmiş. Onun hikâyesi de insanın içini burkanlardan… Kendi elleriyle ördüğü peçete, gençlik eşyaları ve duvarlar dolusu aile fotoğraflarıyla kendi dünyasını kurduğu huzurevinde kaybetmiş ablacığını. Şimdi 88 yıldan kalan anılarla ömrünün geri kalanını tamamlıyor. O huzurevinin Saadet'i, gülen yüzü… Saadet nine hayatını kısaca şöyle anlatıyor: "1930'da doğdum, iki kardeşimi okuttum, Samanpazarı'nda çıkan yangında tüm mallarımızı kaybettik."
İKİ KARDEŞ YERLEŞTİK
"Annemin ölümüyle zorlaşan hayatımız o yangınla iyice kötüleşti. Evin annesi, babası oldum. Annemin başında 14 yıl bekledim, kanser hastası anneme bakmak için okulumu bıraktım. Annemden bir yıl sonra babamı kaybettim. Maddi olarak iyice nefes alamadığım bir dönemde hasta ablam ile huzurevine başvurduk, iki kardeş yerleştik."
'ŞU HAYATTA HER ŞEY UKDE KALDI İÇİMDE'
Ablasını, birlikte yerleştikleri Ümitköy Huzurevi'nde kaybettiğini anlatan Akan, "Ben çok çile çektim, okuyamadım, hayatımı yaşayamadım! Şu hayatta her şey ukde kaldı içimde. Bu anlamlı günde gelmeniz çok mutlu etti" ifadelerini kullandı.