Mesaiye ya da sözleşmeye uymayan işçi ile uyuşturucu kullanan işçi böylece aynı kod ile işten çıkartılarak bir haksızlık da yapılıyordu. Geçtiğimiz hafta bu konuyu Sabah.com.tr'de gündeme getirmiş ve mağduriyetleri ortaya koymuştuk.
Bu konudaki yazımız üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu harekete geçerek çok önemli bir düzenlemeye gitti.
SON DAKİKA: İşten çıkarma yasağı ile ilgili flaş gelişme! Kod-29 mağduriyeti ortadan kalktı
Bundan sonra ahlak ve İyiniyet kurallarına uymayan haller sebebiyle işten çıkartılacak olan işçiler yaptıkları fiil ile ilgili kodla bildirilecek. SGK'dan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Birbirinden farklı fesih nedenlerinin tamamının aynı kod (Kod-29) ile bildiriminin çalışma hayatında belirsizliklere yol açtığının görülmesi üzerine SGK genelgesinde yapılan değişiklik ile ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerin tamamı için ayrı ayrı kodlar belirlenmiştir. Böylelikle mazeretsiz devamsızlık hali ile hırsızlık gibi birbirinden farklı fesih sebeplerinin farklı bildirim kodları ile yapılması sağlanarak, olası sorunların önüne geçilecektir."
SGK'nın açıklamasında 16 Nisan 2020'den itibaren uygulanan "fesih kısıtını delmek amacıyla işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışı olmaksızın 'Kod-29' kullanılarak çok sayıda çalışanın işten çıkarıldığı" yönünde iddialar bulunduğuna işaret edilerek, şu bilgiler paylaşıldı: "Geçmiş dönem SGK verilerine göre işten ayrılış nedeni 'Kod-29' olarak belirtilen çalışan sayısı yıllara göre; 2018'de 233 bin 430, 2019'da 194 bin 524, 2020'de 176 bin 662'dir. Fesih kısıtından önceki dönemde aylık ortalama 17 bin çalışanın işten ayrılış nedeni 'Kod-29' olarak bildirilmiş iken fesih kısıtından sonraki dönemde bu sayı daha düşük olup aylık ortalama 15 bin kişidir."
25. MADDEDEKİ KOD-29 İLE BİLDİRİLEN İŞTEN ÇIKIŞ SEBEPLERİ:
a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması.
c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.
e) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.
ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.