- Zilli adını kim buldu?
- Ş.G: Engin buldu. Enstrümanların birçoğunda zil kullanıyoruz. Mesela ilk başladığımızda bizim kıyafetlerimizde de çok fazla zil vardı. Çok güzel ipekler giyerdik, üzerine minik minik ziller dikerdik. - Engin Gürkey hayatınız değitirmiş.
- Ş.G: Bundan hiç şikâyetçi değilim.
- E.G: Müzik, perküsyon, ikimizi de derinden etkileyen bir tutku. Aşkımız neden hiç bitmiyor biliyor musun Tuluhan? Aşkımızın nabzını müzikle tutuyoruz...
- Aranızdaki kavgalar neden çıkar?
- Ş.G: Kız yüzünden olur, kız babacı. Engin çocuğa aşırı derecede düşkün.
- E.G: Şirin kendi adına bu kadar kısa sürede çok güzel şeyler yaptı ama daha iyisini yapabilir. Müzikte çok yetenekli ama tembel. Ben çalışkanım, hani hocadan koca olmaz derler ya...
- Ş.G: Bana tembel diyorsun. Evime hiçbir zaman bir yardımcı almadım. Günde üç kere evi siler süpürürüm. Çamaşır, bulaşık, ütü her şey bende. Dışarıda bütün gün okullarda ders veriyorum, konserlere gidiyorum... Daha fazla nasıl ilgi verebilirim?
- E.G: Hayır Şirinciğim ben müzik açısından söylüyorum.
- Ş.G: Evde ağır kaldırmaktan iki tane boyun yırtığım var, elim kolum uyuşuyor...
- E.G: Ben de diyorum ki bir yardımcı bul. Evde oturup pratik yap, temizlik yapacağına.