Mutlu Karaduman, görünmezkaza adlı hesabından günlük yaşantımızda sıkça karşılaştığımız durumları esprili bir şekilde ele alıyor. Dört aydır ailesiyle birlikte Amasya'daki köyünde yaşayan Mutlu Karaduman çektiği köy videolarıyla şehir klişelerini yerle bir ediyor. Özellikle annesiyle çektiği ve yörenin şivesini kullandığı videoları yüzbinlerce beğeni alıyor. Tüm içerikleri ve dialogları kendisi yazıyor. Bazen burçları diline doluyor, bazen ünlülerin yaptıklarını... Hep samimi bir dil kullanıyor. Kendisinin de var olmaya çalıştığı sosyal medyaya ilişkin keskin tespitleri var. Çektiği sarı yağmurluk videosuyla şeytanın bacağını kıran ve artık bir sosyal medya fenomeni olan Mutlu Karaduman ile videolarını ve fenomenliğe gidenyolu konuştuk...
- Önce sizi tanıyalım, kimdir Mutlu Karaduman?
- Hayallerim için İstanbul'a geldim ve 11 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Moda organizasyonları, prodüksiyon, cast direktörlüğü ve styling işleri ile uğraşıyorum. Biraz dallı budaklı oldu ama ikizler burcu olunca her tarakta bezi oluyor insanın. Adım gibi mutlu olmaya çalışan, huzuru stabil halde tutmaya çalışan, negatifi sevmeyen, arabesk ruhum ve şehirli hazlarım diye kendini özetleyen biriyim.
- Video çekme serüveniniz ne zaman başladı?
- 2010 yılında köyde türlü imkansızlıklardan kendi imkanlarımızla sepya filtreyle nostaljik bir klip çekmiştim. Yönetmen, sanat, styling, kostüm, oyuncu hepsi ben... Müzik kanalında yayınlansa sırıtmayacak türden. Bazen kendime 10 sene önce nasıl yapmışım diye soruyorum. Sosyal medyada ise ilk kez Bide Benden Duy isimli yaptığım magazin programıyla başladım. Günlük magazin haberlerini kendi yöremin şivesi ve tarzımca yorumladım. Sonra İstanbul'da evsiz kalınca köye gelip zaruretten köy videoları çektim. Kendimi, ailemi, çevremi... Ve çok sevilip izlendi. En çok annemle birlikte çektiğimiz kavram kargaşaları seri videolarımı seviyorlar mesela. Daha çok insanların kendini gördüğü, bulduğu esprisi olan videolar çekiyorum.
- Ve gelelim o meşhur yağmurluk videonuza...
- Geçen sene o yağmurluğu görüp "İşte mağazadaki yağmurluğun aynısı dedim." Annem, babamın nalburdan 20 TL'ye aldığını söyledi. Nalburda 20 TL Mağazada 200 TL. Bir de sosyal medyada iki hikayeden birisinde "link istemişsiniz" "link bırakıyorum" gibi yazıları göre göre sıtkım sıyrıldı. Bize almamızı öneren link bırakıyorumcuları görseniz bir de... Sosyal medya koca bir süpermarket gibi oldu. "Onu al, bak ben bunu sürüyorum, al hadi ucuzlamış, koşun gidin kaydırın alın" gibi. Ben de bu duruma gönderme yaparak çekip, paylaştım meğer herkes bu dertten mustaripmiş bir anda video patladı. Hep merak etmişimdir bir video nasıl yayılır, herkese nasıl ulaşır diye? O duyguyu tattım ama tabii beklemiyordum. "Ahh sarı yağmurluk sen nelere kadirsin?" dedim içimden. Biraz dönüm noktam gibi oldu, çok paylaşıldı. Sosyal medyada sevip takdir ettiğim ünlü kişiler de videoyu paylaştı ve beni tanıdılar. Ve beraberinde birçok kişi de tanıdı, en büyük kazancı buydu benim için.
- Paylaşımlarınızda aslında ünlülerin yaptığı challenge'ları, akımları komik bir şekilde tiye alıyorsunuz.
- Aslında tiye almak değil. Ben büyüdüğüm kültürü ve dili muhafaza etmeyi seviyorum. Onun yerine popüler akımlar ve challengelar köyde de bu şekilde uyarlanır demek istiyorum. Sosyal medyada bize vermek istedikleri mükemmeliyetçi ve lüks yaşama karşı köy uyarlaması benimki. Tabii her zaman esprili şekilde.
- Sosyal medyanın yeni fenomeni Mutlu, insanları güldürmesi ile daha da mutlu diyebilir miyiz?
- Aynen öyle. Zaten başından beri umarım bana kapılar açar diye başladım bu serüvene. Ben kaldığım yerden videolarımı çekip güldürmeye devam edeceğim. İnşallah daha çok sevilir ve sahiplenilir, ben böyle mutluyum.
"Bacım dikkat, Merkür geliyor!"
Videolarınızın neredeyse hepsini izledim. Hepsinde doğallık ve sıcakkanlılık hakim. İnsanlar bunu sevmiş olabilir mi? - Bunu hissettirmişsem, mutlu olurum. İnsanlar gerçekten doğalı görmek ve kendinden bir şey bulmak istiyor, samimiyet arıyor artık. İnsanlar sıkıldı şarkıcıların ve ünlü isimlerin mükemmel hayatları ve yüksek yaşam standartlarından. Son dört aydır videolarımı köyde çekiyorum. Burada ailemi ve çevremi gözlemliyorum. Akıllara gelmeyen ama çok spesifik durumları yakalar ilk kendim güler ve bunu esprilerle süsleyip video çekerim. Paylaşınca gelen yorumlardan dolayı bir çoğumuzun ortak yaşadığı bir duygu olduğunu anlıyorum. Mesela burçlar gibi çok evrensel bir konuyu daha anlaşılır bir şekilde anlatıyorum. İnsanlar "Merkür retrosunun 23 derecelik açısının etkisi" denildiğinde anlamayabilir gayet normal, işte ben de onun yerine "Bacım dikkat et, karayellere gelesice Merkür ocağına incir ağacı dikmeye geliyor" diye daha anlaşılır şekilde anlatıyorum.
