Geçen Temmuz ayında Suriyenin Halep kentine ulaştıktan kısa süre sonra kaçırılan, Horryaty adlı bir yardım kuruşunun gönüllüsü 20 yaşındaki Greta Ramelli ile 21 yaşındaki Vanessa Marzullo, Cuma sabahı Türkiye üzerinden İtalya'ya getirildi. Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni tarafından karşılanan iki kadın, başkente ulaştıktan sonra sağlık kontrollerinden geçirilirken, savcılık tarafından ifadelerine başvuruldu. İki kadının da esaret günleri boyunca şiddete veya cinsel tacize maruz kalmadıklarını, ölümle tehdit edilmediklerini ve 5 ayı aşkın süre Suriyenin kuzeyinde tutulduklarını söyledi.
"Türkiye IŞİD'e de aynısını yaptı"
Il Sole 24 gazetesi, iki İtalyanın kurtarılmasında birçok arabulucu olduğunu, bunlar arasında yer alan Türkiyenin, serbest bırakılmaya ilişkin belirleyici rolü üstlendiğini yazdı. Gazetenin Türkiye uzmanı muhabiri Alberto Negri haberine, 'Türkiye'nin belirleyici rolü' başlığını kullandı. Gazete, NATO ülkesi Türkiye'nin radikal gruplarla daha fazla temas kurabildiğini öne sürerek, "Türkiye sadece El Nusra ile değil, IŞİD ile de bunu yapıyor. Türkiye, Musul Konsolosluğu'nda kaçırılanlar da dahil 50 kadar rehineye karşılık 80 cihatçının verilmesini sağlamıştı" diye yazdı. Gazete ayrıca, "Suriyede iç savaşın başlamasından bu yana; 2011'den bu yana Türkiye, bir sınırdan diğerine Esed rejimine karşı savaşan, özellikle yabancı savaşçıların Cihad Yolunu kontrol altında tutuyor" diye yazdı.
Fidyeden 70-80 milyon kazanıyorlar
Aynı gazete, rehineler için kesinlikle bir fidye ödendiğini savunurken, IŞİD, El Nusra ve diğer cihatçı grupların, Suriye ve Irak arasında gerçekleştirdikleri kaçırmalardan, yılda 70-80 milyon dolar fidye kazancı elde ettiklerini öne sürdü. Bu arada, ülkede bir yandan sevinç olmasına rağmen yüklü miktarda fidye ödendiği iddiası gündeme bomba gibi düştü. Dubai merkezli 'Al Aan' kanalının iddiasından yola çıkarak, iki rehine için alıkoyucularına 12 milyon dolar ödendiğini savunan muhalefet, bir hayat kurtarırken, binlerce insanın öldürülmesi için kullanılacak finansmanın teröristlere sağlanmasının doğru olmadığına dikkat çekti.Lega Nord (Kuzey Ligi) Partisi lideri Matteo Salvini,
"Bu iğrenç bir şey. O paralar, teröristlerin başkalarını öldürmesine yarayacak. Umarım bu kızlar yeniden Suriyeye dönmek istemezler" dedi. Aynı partiye mensup milletvekili Gianluca Pini ise, şöyle konuştu:
"Eğer bu fidyeyi ödediyseniz, delisiniz. Hükümet fidye ödeyerek, dünyadaki tüm İtalyanları ciddi şekilde tehlikeye attı. Kamu bütçesinden fidye ödemek, ticaret yapanları korumak için devletin mafyaya haraç vermesinden farklı değildir. Hükümet açıklık getirmezse, bu konuyu yargıya taşıyacağız."
İtalya: Fidye ödemedik
Parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisinde konuya ilişkin milletvekillerini bilgilendirme konuşması yapan Dışişleri Bakanı Gentiloni ise fidye iddialarını, "Temelsiz bir varsayım" diye niteledi. Büyük ülkelerin kaçırılan vatandaşlarını kurtarmayı bildiğini dile getiren Gentiloni, İtalya olarak fidye ödenmesine karşı olduklarını söyledi. İtalyan diplomasisinin başı Gentiloni ayrıca, "Tehlikeli bölgeye giderek, adeta kaşınmışlar" eleştirilerine ise, "Onlar cömert ve cesur insanlar. Birçok göçmen kampında, çok sayıda gönüllü İtalyan yardım çalışmaları yürütüyor. İtalyanın bu yardım gönüllülerine ihtiyacı var" sözleriyle karşılık verdi.
ARABULUCULARA DA PARA ÖDENDİ Mİ?
Eski başbakanlardan Silvio Berlusconiye yakın yayın yapan Il Mattinale gazetesi ise, "Bir hayatı kurtarmak için herhangi bir bedel ödemek doğru mu?" ve "Bu finansman, bir ölüm ordusuna yol açıyorsa, bunu ödemek yasal mıdır?" yönündeki soruları hükümete yöneltti. Gazete ayrıca, bir fidye ödendiyse, bunun sadece rehineleri alıkoyanlara mı yoksa arabuluculara da mı ödendiğini sorguladı. Greta ve Vanessa, 17 Aralık 2014 tarihinde kaydedildiği görülen bir videoda İtalyan hükümetine seslenerek yardım istemiş ve öldürülebilecekleri uyarısında bulunmuştu.
