BM Genel Sekreterinin soykırımların önlenmesi konusundaki özel danışmanı Dieng, 7-13 Mart tarihlerinde Bangladeş'teki kamplara yaptığı ziyarete ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Arakanlı Müslümanların öldürüldüğünü, işkenceye tabi tutulduğunu, tecavüze uğradığını, canlı canlı yakıldığını ve aşağılandığını belirterek, "Açık olmamızda yarar var: Myanmar'da uluslararası suçlar işlendi." değerlendirmesinde bulundu.
"DEFALARCA UYARIDA BULUNDUK"
Arakan'da "vahşi suçlar" işleneceği konusunda defalarca uyarıda bulunduğunu anımsatan Dieng, şunları kaydetti:
"Uluslararası toplum tüm bu çağrılara kulağını tıkadı ve kafasını kuma gömdü. Bu, Arakanlı Müslüman toplumun canlarına, onuruna ve evlerine mal oldu."
"TÜM BİLGİLER, SOYKIRIM KAPSAMINA GİRECEK ŞEKİLDE..."
Dieng, elde ettiği tüm bilgilerin, suçluların niyetinin soykırım suçları kapsamına girecek şekilde Arakanlı Müslümanlarının varlıklarının tamamen yok edilemesini amaçladığını vurgulayarak, "(Myanmar'da ister insanlığa karşı suçlar işlenmiş olsun isterse soykırım yapılmış olsun bu sorunu gecikmeksizin çözmek için acilen harekete geçilmelidir. Bu, bizim Arakanlı Müslüman nüfusa borcumuzdur." ifadelerini kullandı.
Uluslararası Myanmar Bağımsız Araştırma Misyonu'nun raporunda da güvenilir kaynaklardan elde edilen bilgi ve verilere göre, Myanmar ordusunun Müslümanlara yönelik ayrım gözetmeyen ve orantısız saldırıları, yargısız infazları, özgürlüklerin gasbedilmesi, zorla yerinden etme, mülk ve malların yağmalanması, işkence ve insanlık dışı muameleler, tecavüz ve diğer cinsel suçlar, zorla çalıştırma ve çocukların zorla silah altına alınması gibi eylemler detaylı olarak yer almıştı.
ARAKANLI MÜSLÜMANLARA SOYKIRIM
Arakan'da 1970'lerde yaklaşık 2 milyon Müslümanın yaşadığı tahmin edilirken, Myanmar yönetiminin uyguladığı sistematik şiddetle ortaya çıkan göç dalgaları nedeniyle bu rakam 300 binin altına geriledi.
BM'ye göre, yalnızca 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçmak zorunda kalıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 700 bini aştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
