İzmir'in Balçova semtinde yaşayan anne, kız ve torun buluşlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Kendi eksikliklerinden yola çıkarak buluşlar yapan ailenin ilk muciti 69 yaşındaki Zekiye Aslandaş oldu. Uzun yıllar kuaförlük yapan Aslandaş, müşterilenin mevcut markaların saç spreyinden şikayet etmesi üzerine doğal ürüleri karıştırarak oluşturduğu reçine özlü saç spreyini buldu. Zekiye Aslandaş'ın 40 yaşındaki kızı Şebnem Özen ise ergenlik çağında yaşadığı cilt sorunları için hücre yenileyici krem buldu. Torun Nehir Özen ise, öğretmeninin "Günlük hayatlarındaki sorunlarını çözmek için bir şey geliştirin" sözü üzerine su geçirmeyen çanta tasarladı.
ULUSLARARASI BAŞARI
Yaptıkları buluşların ardından anne Şebnem Özen ve kızı Nehir Özen, buluşlarını tescil ettirerek buluşlarının patentini aldı. Anneanne Zekiye Aslandaş ise, "Bizim zamanımızda öyle patent ya da buluşlara önem vermezdik. Şimdiki aklım olsa bunun patentini alıp özel bir ürün olması için uğraşırdım" dedi. Yaşadığı cilt problemleriyle baş edemediğini, gitmediği doktor kalmadığını belirten Şebnem Özen, "Uzun deneyler ve araştırmalardan sonra yaptığım kremin ciltlere iyi geldiğini fark ettim. Kendim için kullanırken ne kadar iyi geldiğini gördüm. Ailem değişimi görünce 'bize de ver bizde kullanalım' dedi. Bu şekilde dilden dile yayıldı ve herkese iyi geldiğini gördüm. Uzun uğraşlar sonucu ve yılların verdiği bilgi birikimiyle ortaya çıkan bu bileşen, Avrupa'da ve dünya çapında da ödül aldı. Uluslararası bir buluş. Dünya çapında 171 ülkede hücre yenileyici bileşen diye geçiyor. Patent alarak uluslararası düzeyde ürünümü tescil ettirdim" dedi.
AİLENİN 13 YAŞ UĞURU
Zekiye Aslandaş'ın 13 yaşındaki torunu Nehir Özen de anneannesi ve annesi gibi kendi bulduğu tasarımıyla dikkat çekiyor. Tasarımının çantaların su geçirmesini önlediğini ve giyilebilme özelliğini taşıdığını söyleyen Özen, "Çantam çok fazla ıslanıyordu ve defterlerim hep su içinde kalıyordu, göremiyordum yazdıklarımı. Kullandığım şemsiye işe yaramıyordu. Öne tutsam çantam, arkaya tutsam ben ıslanıyordum. Sonra bir gün proje tasarım dersi öğretmenimiz 'günlük hayattaki sorununuzu çözmek için bir şey geliştirin' dedi. Eve giderken tekrar yağmur yağdı ve aklıma böyle bir fikir geldi. 'Acaba bunu yapabilir miyim' dedim. Önce anneme sordum sonra öğretmenime danıştım ve böyle bir şeyi yapmaya karar verdim. Şimdi ise patenti aldım ve benim de bir buluşum oldu" dedi. 3 kuşak mucidin de icat yaptıklarında 13 yaşında olması dikkat çekiyor. 13 sayısının uğuruna her zaman inandığını söyleyen Şebnem Özen, "Annem spreyini yaptığında 13 yaşındaydı. Ben hücre yenileyici bileşen yaptığımda 13 yaşındaydım. Şimdi de kızım tasarımını 13 yaşında yaptı. Çok genç yaşta bu buluşları yapmamız ve hepimizin 13 yaşında olması çok ilginç" diye konuştu.