Bazı uyanık sigortalıların, sigorta şirketlerini dolandırmak için giriştiği oyunlar, Yapı Kredi Sigorta Grubu'nun hazırladığı "Sigortalı Hayatın Bilinmeyenleri 40 Gerçek Öykü"adlı kitapta toplandı. İşte o hikâyelerden bazıları:
ÖLDÜ, ÖLDÜ VE ÖLDÜ:
Kanser hastası olan eşi ölmeden birkaç gün önce hayat sigortası primini yüz katına çıkararak sigortadan para aldı. Birkaç ay sonra kendisini "öldü" gösterdi. Jandarmayı, doktoru, nüfus müdürlüğünü, belediyeyi ve veraset ilamı konusunda mahkemeyi bile yanılttı. Bir trafik kazasında ölmüştü. Oğlu, babasının ölüm belgelerini yeni sigorta şirketine gönderdi. Ve poliçeden vefat tazminatı aldı. Birkaç ay sonra benzer yöntemle bir kez daha kendini "öldü" gösterdi. Yine vefat tazminatı almayı başardı. Bu "kağıt üzerindeki" ölümünün bereketine kendisini öyle bir kaptırmıştı ki, üçüncü kez denemekten geri durmadı. Aynı yöntemleri kullanarak bir daha "öldü" ama, bu kez yakayı ele verdi.
AĞABEYİNİ YAŞARKEN ÖLDÜRDÜ:
Sigorta şirketini arayan bir kişi, ağabeyine vefat ve maluliyet teminatları olan hayat sigortası yaparak ona sürpriz yapmak istediğini söyledi. İki ay sonra aynı adam, ağabeyinin ölüm evraklarıyla şirketin kapısını çaldı, 150 bin dolarlık tazminatı istedi. Ancak sigorta dedektiflerinin araştırması, oyunu bozdu.
Kayınvalidenin oyununu damat bozdu
ÖDENEN100 BİN LİRA GERİ ALINDI: Bir başka kişi, sigorta şirketine giderek, kayınvalidesinin şirketten haksız yere "maluliyet tazminatı" almak istediğini ihbar etti. Bir dizi araştırmadan sonra kadının "başmüfettiş" olan eşinin etkinliğini de işe katıp bir sigorta hastanesinden "yüzde yetmiş iş göremez" raporu aldığı belirlendi. Bütün belgelerin sahte olduğu anlaşıldı. Ödenen 100 bin lira geri alındı. n Çok ünlü bir profesör doktor, özel muayenehanesine gelen bir kadın hastasına 'prostat kanseri' teşhisi koydu.
