Yani özetle bilgiye ulaşmak bu kadar kolaylaşacakken, çocukları rahat mı bırakın diyorsunuz?
Eğitim konusunda çoçukları bir rahat bırakalım ve kendimizi de en başta. En büyük sorun güven. Çoçuklara rehberlik ederken, onların önce kendilerine, sonra ailesine ve çevresine ve dünyaya güvenmesini sağlayalım. Kaygı iyi bir duygu değil. Kaygı beynin iyi şeyler üretmesini tetikleyen bir duygu değil. İyi ve güzel şeyler rahat, huzurlu, konforlu ve neşeli ortamlarda oluyor. Beyinle ilgili bilinmezlikler çözüldükçe bunlar ortaya çıkıyor. Problem çözme anında ise odaklanmak lazım. Konforlu olunca yaratıcı oluyorsunuz, ama kaygıyla odaklanınca problem çözüyorsunuz. Dolayısıyla çocukları rahatlatmak, iyi ve huzurlu kılmak lazım. Bugün şunu yaparsa çok iyi para kazanır gibi saptamaların maksimum beş yıl içinde bir önemi kalmayacak. Dolayısıyla çocukları sabahın köründe servislerle bir yerlere götürüp, yıpratmayın. Evinize en yakın, en insancıl, rahat ve huzurlu ama disiplinli, işini severek yapan, ciddi insanların olduğu okulları seçin ve süreci gözleyin.
HESAP YAPMAYACAKLAR
Bunlar ihale edilebilecek şeyler değil. Bir çocuğa iyi annelik babalık etmek işi olduğu gibi transfer etmek değil. Dolayısıyla hayatın en kıymetli şeyi çocuksa o kıymet için emek sarfedin. Anne babalara diyorum ki çocuklarınızı rahat bırakın ve önce kendi hayatlarınıza çeki düzen verin. Ayağı yere basmayan söylemlerden arınmamız lazım.
Geleceği tasarlamaya kafa yoran bir fütüristsiniz ve o yüzden uzgörülü çoçuklar yetiştirin diyorsunuz, öyle mi?
Kesinlikle. Çünkü onların önündeki süreç bambaşka. Onlar çok hesaplama yapmayacak, problem çözmeyecek. Çünkü bütün bu süreçler makinelere, akıllı sistemlere hatta insansız robotlara devredilecek.
Oysa şimdi çarpım tablosu ezberletilmiyorsa anne babalar mutsuz oluyor...
En buluşçu insanların yaşadığı bir yüzyıldayız demiştim. En çok da çocuklarımız bunun içinde. İş çeşitliliği, yapabileceğimiz şeyler o kadar çok artacak ki çocuklarımızın bu yaratıcılığı kullanmasına zemin hazırlayacak ortamlar önemlidir. Aldıkları bilginin hiçbir önemi yoktur, çünkü o bilgiyi her yerde her koşulda zaten alacaklar.