Küresel krizin başlangıcından bu yana 7 yıl gibi bir süre geçmesine rağmen, dünya ekonomisindeki belirsizliğin ve düşük risk iştahının devam ettiğini gördüklerini söyleyen Şekerbank Genel Müdürü Halit Yıldız, "1930'lardan bu yana yaşanan en şiddetli küresel krizi aşabilmek için alışılmışın dışında atılan tüm adımlara ve verilen o denli büyük likidite desteğine rağmen, 2008 krizi, maalesef dünya finansal tarihinde bir kırılma noktası oluşturmuştur" dedi.
KRİZ her ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ
"2000'den 2007'ye kadar olan döneme bakıldığında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) potansiyel büyümesi özellikle gelişmekte olan ülkelerde hızlanırken, olgun ekonomilerde yavaşlıyordu" diyen Yıldız, gelişmekte olan ülkelerin bir süre dünya ekonomisinin lokomotifi durumunda olduğunu belirtti. Ancak bu trendin 2008 krizi ile birlikte değiştiğini söyleyen Yıldız, sözlerine şöyle devam etti: "2007 öncesi dönemin ortalamalarına göre hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülkelerin potansiyel büyüme hızları ciddi bir düşüş kaydetti. İç tasarruflarımızın yetersizliği sebebiyle önümüzdeki dönemde yavaş ama emin adımlarla üretime dayalı sürdürülebilir ve sağlıklı büyümeyi hedeflemeliyiz."
10 YILDA İKİYE KATLANDI
Ekonomideki yüksek büyüme doğrultusunda bankacılığın toplam bilançosunun milli gelire oranının 10 yılda ikiye katlanarak yüzde 120'ye ulaştığını belirten Yıldız, "Bankacılık sektörümüz de, bu yeni dönemde sürdürülebilir kalkınmanın finansmanına öncelik vermelidir. Kuruluş misyonumuz doğrultusunda tüketimden ziyade üretimi destekliyoruz. Bugün kredilerimizin yüzde 87.5'ini ticari krediler; yani tarım, esnaf, işletme, KOBİ ve kurumsal krediler oluşturuyor" şeklinde konuştu.