Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yılın ilk çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) verilerini açıkladı. Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 5 büyüdü. Bu duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bülent Gedikli, "2017 yılının birinci çeyreğinde cari fiyatlarla yüzde 14,3 artarak 641 milyar 584 milyon TL oldu. Yüzde 5 büyüyeceğiz demiştik. Şimdi gereksiz ve teknik analizden yoksun not indirimi yapan kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışı yapmalarını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
15 Temmuz'dan bugüne not indirimi yapan kuruluşlarının iki kez düzeltme yaptıklarını kaydeden Gedikli, düzeltmelerinin ilkinde büyüme oranlarını aşağı yönlü çektiklerini, geçen haftaki revizede ise yukarı yönlü yaptıklarını belirtti. Gedikli, Türkiye ekonomisi ile ilgili yapılan söz konusu tahminlere ilişkin ise "Maalesef 2 ters bir düz derken düğüm oldular. Küresel yatırımcının gözbebeği tekrar gelişen ülkeler olacak, bu anlamda Türkiye cazibe merkezi" açıklamasında bulundu.
KRİZ VE DARBE SENARYOLARINA İNAT TÜRKİYE BÜYÜYOR
Tüm atlatılan badirelere rağmen sanayi üretimi verilerinde iç talebin canlanma eğilimi gösterdiğini belirten Gedikli, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Nisan ayında yüzde 6.7 arttı. İmalat sanayii üretimindeki artış yüzde 7.3 düzeyine çıktı. Sanayi üretimi Mayıs ayında daha da artacak ki bunu zaten Sanayi Satınalma Endekslerinden görüyoruz. Son 4 yılın en yüksek rakamı olarak 53.5 düzeyinde. Türkiye gibi bir ekonomi için sanayi demek büyüme demektir, dolayısıyla verdiğimiz teşviklerin büyük oranda sanayi üretimini desteklemesi ile büyümemizde yüzde 5 düzeyinde gerçekleşebilir. 'Kur oynaklığı, siyasi belirsizlik, OHAL var, kriz çıkacak FED faiz arttırsa yandık' söylemlerinin yabancı ve yerli yatırımcının kararlarına hiçbir etkisi olmadığını da özellikle BIST 100'ün rekor seviyelerinden ve birçok mega projemize doğrudan ortak olmak isteyen firma sayısından anlayabiliyoruz. ABD'de uzun dönemli enflasyonun, FED'in yüzde 2 hedefine 2018 yılının sonlarına kadar ulaşamayacağını ve enflasyon hedefi yakalanmadan yapılacak faiz arttırımı, bilanço azaltımının ABD ekonomisi için resesyon riski taşıdığını bildiğimiz için acele adımlar atmayacakları görülüyor."
YENİ BÜYÜME HİKAYESİ PATENTE DAYALI YERLİ ÜRETİM
Gedikli, devlet ve özel sektörün el ele çalışması gerektiğine vurgu yaparak, "Milli üretim demek motorundan yazılımına, pazarlamasından markalaşmasına kadar kapsamlı bir süreç. Bu süreçte sanayi casusluğunun yerini siber saldırganlara bıraktığı küresel ortamda alınması gereken önlemler maliyetli. Bu anlamda da devlet ve özel sektörün el ele çalışması gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın deyimi ile 'babayiğit'ler yani bu milli üretim ekolüne talip olan çıkarsa süreç el birliği ile devam edecektir. Bu anlamda 2017 sonundan başlayarak 2018 ortalarına kadar dostu sevindiren düşmana of çektiren büyüme rakamlarına ulaşacağımızı ümit ediyorum" ifadelerine yer verdi.
