Online ödeme sistemlerindeki yenilikler, büyük verinin gelişmesi, nihayetinde tüm üretim sürecini etkisi altına alan Endüstri 4.0, ile de ülkemiz iş dünyası hızlı bir bilişim çağı entegrasyonu süreci geçirmeye başladı. Global bazda olduğu gibi ülkemizde de pek çok şirket, bilgi teknolojileri altyapılarını geleceğe hazırlamak için dijital dönüşüm alanında büyük yatırımlar yaptı. Bunun doğal sonucu olarak dijital altyapıların güvenliği de şirketler için önemli risk yönetimi konularının arasına girmeye aday oldu. Dijital altyapılara yapılan saldırılar son yıllarda giderek artan bir hızla yayılmaya başlarken, siber saldırıların gelişmişliği ve etkileri önemli boyutlara ulaştı. Bir Aon şirketi olan Stroz Friedberg tarafından hazırlanan 2018 yılı Siber Güvenlik Öngörüleri Raporu'nda 2018 yılında KOBİ'lerin giderek artan bir sıklıkla siber saldırılara maruz kalacağını öngörüyor.
KOBİ'LER YUMUŞAK KARIN
Bu yıl giderek artması öngörülen siber saldırıların KOBİ'lere yönelmesinin altında aslında çok basit bir sebep yatıyor: "Risk Transferi". Risk Transferi sürecinin arkasında şöyle bir yapı var; KOBİ'ler gelişmiş siber saldırılara karşı gelişmiş siber savunma sistemleri kurabilecek ve yönetebilecek maddi olanaklara ve insan kaynaklarına sahip değil. Dolayısıyla KOBİ'ler büyük bu saldırılara karşı sektörün yumuşak karnını oluşturuyor. Konuyla ilgili olarak SABAH'ın sorularını yanıtlayan Aon Türkiye Risk Yönetimi Danışmanlığı'ndan Sorumlu Genel Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Eryaman, siber saldırılar sonucunda yaşanan iş kayıplarına vurgu yaparak şunları söylüyor: "Artık gündemimizde Endüstri 4.0 diye bir kavram var. Bu teknoloji fabrikalarda bile üretimin tamamen otomasyonunu beraberinde getiriyor. Bu da siber saldırılara karşı üretimin zayıf noktası haline geliyor. Endüstri 4.0'da dışardan sabote etmek mümkün hale geliyor. Bu da iş durmasına yani ciddi anlamda kayba yol açıyor."